23. Hukuk Dairesi 2018/969 E. , 2020/3456 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davacı vekilinin istinaf talebinin esastan kabulüne, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; taraflar arasında 10/08/2012 tarihinde düzenlenen “Eğitim Satın Alma Sözleşmesi” uyarınca davalı tarafından müvekkili şirket personeline eğitim ve hizmet verileceğinin kabul edildiğini, sözleşmenin 3.4. maddesinde, eğitimlerin davalı tarafından verilecek sertifikada gösterileceğini ancak davalı tarafından bu eğitimlere dair temin edilen sertifikaların 19/09/2012 tarihinde ........ Services Ltd. "nin onayının İngiliz Sivil Havacılık otoritesince iptal edilmesi sebebiyle geçersiz hale geldiğini, müvekkilinin yeniden sertifika alması gerektiğini, davalıya geçerli bir sertifika karşılığında yapılan ödemelere dair fatura bedellerinin davalıdan tahsili için Antalya 11. İcra Müdürlüğünün 2014/2823 esas sayılı dosyasında başlatılan takibin davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı ile durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %20"den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu eğitimin kendi yetkilerinde olmayan yurt dışından davacı şirket adına temin ettikleri bir eğitim olduğunu, tedarikçi firmanın İngiliz ... Service olduğunu, İngiliz firmasının yetkisinin kendi ülkesi sivil havacılık otoritesi tarafından ilk eğitim başlamasından 1 hafta sonra iptal edilmesi neticesinde dava konusu sonuçların vuku bulduğunu, yetki iptalinden şirketlerinin hiçbir şekilde haberdar edilmediğini, bu durumu davacı taraftan öğrendiklerini, bunun üzerine de ...ile ticari ilişkinin bitirildiğini, davacı ile konuyu sulh olarak çözmek ve bunun için tedarikçi İngiliz firma nezdindeki takipleri sonuçlanıncaya kadar bu durumun bekletici mesele olarak kabul edilmesini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen sözleşme nedeniyle davacı tarafından davalıya 147.190 Euro ödeme yapıldığı, davalı şirketin sözleşme uyarınca edimini ifa etmediği, bu sebeple davacıdan aldığı bedeli iade etmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, asıl alacağa yönelik itirazın iptaline ve alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri istinaf kanun yoluna götürmüştür.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi incelemesi sonucu; davalı istinaf nedenlerinden olan, eğitimin asıl sorumlusunun ...firması olduğu ve davacının husumeti ...firmasına yöneltmesi gerektiği iddiası; 10/08/2012 tarihli "Eğitim Satın Alma Sözleşmesinin" davacı ile davalı arasında düzenlendiği, davacı tarafından davalının sözleşmede tanımlanan eğitim hizmeti karşılığında 147.190 Euroyu davalıya ödediği konusunda uyuşmazlık bulunmadığından sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davacının ödediği bedeli akidi olan davalıdan talep edebileceği, sözleşmenin ifa edilememesinden sorumlu olduğu ileri sürülen dava dışı yabancı şirket olan ...ile davalı arasındaki iç ilişkide ileri sürülebilecek sebeplerin davacıya karşı ileri sürülemeyecek olması gerekçesi ile istinaf başvurusu yerinde görülmemiş yine davanın ...’ a ihbar taleplerinin mahkemece davalıya bildirilmediği talebi; HMK"da davanın üçüncü kişiye ihbarının yalnız mahkeme aracılığıyla yapılabileceğine ilişkin düzenleme bulunmadığı ve her türlü yol ile davayı asıl sorumlu olduğunu ileri sürdüğü ..."a ihbar edebileceğinden mahkemenin ihbar talebini yerine getirmemesinin sonuca etkili olmadığı gerekçesiyle bu konudaki istinaf başvurusunun da reddine karar verilmiştir. Davalının, davacının ihbar sürelerine uymadığı dolayısıyla verilen hizmeti ayıplı olarak kabul ettiği yönündeki istinaf nedeni ise; davalı yüklenicinin sözleşmede hüküm altına alınan sertifika verme yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması nedeniyle yerine getirilen hizmetin ekonomik değerinin olmadığı, bu nedenle davalı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklı talep hakkının bulunmadığı, yapılan işin ayıplı iş olarak değil, hiç yerine getirilmemiş olarak kabulü gerektiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu ise; takip ve dava konusu alacağın miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, her alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiği göz ardı edilerek davalının icra inkar tazminatı talebi doğrultusunda karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacıdan fazla alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.11.2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.