Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/18485
Karar No: 2018/25567
Karar Tarihi: 27.11.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/18485 Esas 2018/25567 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde görülen bir alacak davasında, davacı çalışan, asıl işvereni değil de alt işverenler aracılığıyla çalıştırıldığını ve yasal haklarının ödenmediğini iddia ederek sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini ve davalılardan çeşitli alacaklar talep etti. Davalılar ise sorumlu işverenin alt işverenler olduğunu belirterek davanın reddini savundu. Mahkeme, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanarak, davayı kısmen kabul etti ve davalı kurumun sorumlu tutulmayacağına dair itirazını reddetti. Temyiz eden davalı vekillerinin, davanın kısmen kabul edilmesi ve talep artırımıyla belirlenen alacaklar için yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında yapılan hatalı inceleme nedeniyle itirazları kabul edildi ve mahkeme kararı bozuldu. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesi, işçiye kullandırılmayan yıllık izinlerin ücretlerinin son ücret üzerinden ödeneceğini hükme bağlarken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesi ise mahkemelere davayı aydınlatma ödevi verir.
22. Hukuk Dairesi         2017/18485 E.  ,  2018/25567 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin asıl işvereninin ... olduğunu, çeşitli alt işverenler nezdinde çalıştırıldığını, ağır koşullarda yasal alacakları ödenmeden çalıştırıldığı ve emekliliğe hak kazandığını beyan ederek sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini davalılara ihtarname ile bildirdiğini, ihtarnamenin davalılara tebliğ edildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücret alacağı, hafta tatili çalışma alacağı ile, ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının herhangi bir hizmet akdi ile idareye bağlı olmadığını, taşeron firma işçisi olarak çalıştığından alacaklardan taşeronların sorumlu olduğunu, müvekkili ile aralarında hukuksal bir ilişki olmadığından husumet itirazında bulunduklarını, müvekkili kurumun sorumlu tutulamayacağını, davacının fazla mesai yapmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını söyleyerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur
    Davalı ... Sosyal ve Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem Otomasyon İnş.Tic. Ltd. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin ihale ile iş alıp ihale dönemi ile sorumlu olduğunu, sorumluluğun devir tarihinden itibaren 2 yıllık süre ile sınırlı olduğunu, 11.09.2014 tarihli yönetmelik gereği alacakların yeniden yapılandırıldığını ve bu nedenle müvekkilinin sorumlu olmadığını söylererek davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
    4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacının davalı kurum nezdinde 09.09.2005-09.12.2014 tarihleri arasında 9 yıl 2 ay 24 gün ile çalıştığının kabulü ile, bu süre üzerinden işçilik alacaklarının belirlendiği görülmüştür. Davacı çalışma süresi boyunca yıllık izin hakkını kullanmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, 26.06.2015 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen ve davacı tarafça ıslah edilen alacak kalemleri üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Anılan bilirkişi raporunda, davacının hizmet süresine göre 150 gün izin hakkı olduğunu, davalı alt işveren tarafından dosyaya ibraz olunan izin formlarından 12 gün izin kullandığının anlaşılmakla bakiye izin gün sayısının 138 gün olduğu tespit edilerek bunun üzerinden izin ücreti alacağı belirlenmiştir.
    Davacının çalıştığı süre boyunca izin hakkını kullanmadığı yönündeki iddiası ve hüküm altına alınan izin ücretine esas bakiye izin gün süresi hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde; mahkemece, davacı asilin çalışma süresi boyunca kaç gün yıllık izin kullandığı konusundaki beyanı alınıp sonucuna göre yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmalı iken belirtilen husus yerine getirilmeden yazılı şekilde eksik inceleme ile verilmiş olan karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2-Davanın kısmen kabul edilmesi nedeniyle davalı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedip hükmedilemeyeceği taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık konusudur.
    Davacı tarafından iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiği iddiası ile kısmi olarak açılan davada ıslah talebi ile, düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda belirlenen alacak miktarları için talep arttırımı istenilmiştir. Mahkemece de talep arttırım dilekçesinde yer alan alacak kalemleri yönünden burada belirtilen miktarları üzerinden kabul kararı verilmiş, hafta tatili alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kabule göre hafta tatili alacağı konusundaki talebin reddedilmesine rağmen kendisini vekille temsil ettiren davalı ... lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu hususta karar verilmeyek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Kabul şekline göre, davalı Bakanlığın 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesi j bendi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen harca mahkum edilmesi de doğru bulunmamıştır
    Sonuç :Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi