21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/22305 Karar No: 2008/56 Karar Tarihi: 14.1.2008
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/22305 Esas 2008/56 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/22305 E. , 2008/56 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Bolvadin Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Tarih : 25.4.2007 No : 35-140
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 1.7.1980-30.9.1980 tarihleri arasında geçen sigortalı çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 1.7.1980-30.9.1980 tarihleri arasında davalılara ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak aynen hüküm altına alınmıştır. Uyuşmazlık, bildiririlmeyen süreler yönünden somut olayda çalışma olgusunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, mahkemece bu yönde yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10.maddesinde bu tür hizmet tesbiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunlara destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Oysa, ifadeleri hükme dayanak alınan tanıklar davacıyla birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişiler olmadığı gibi, aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolara geçmiş kimselerde değildir. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez. Öte yandan tesbiti istenilen süreler çok öncelere ilişkin bulunduğundan tanıkların bu sürelerle ilgili bilgileri bu güne değin eksiksiz olarak hafızalarında korumaları da hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmez. Somut olaya gelince; mahkemece açıklanan şekilde kuruma bildirilmeyen süreler yönünden fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır. Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu gözönünde tutularak ilgili SSK İhtiyarlık Sigorta Müdürlüğünden dönem bordroları getirtilerek, davacı ile birlikte çalışan ve varsa SSK prim bordrolarında kayıtlı kişiler veya benzer işi yapan işverenlerin kayıtlarına geçmiş kimselerin tesbit edilerek anılan kişilerin bilgilerine başvurulmak ayrıca mahkemece dinlenen tanık A.Ö."ın 17.10.1980- 31,10,1980 tarihleri arasında Bolvadin PTT İnşaatı yapılırken PTT"de resmi görevli PTT İnşaat Kontrolorü olup olmadığının Türk Telekominakasyon A.Ş. Genel Müdürlüğünden sorulmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Hukuk Genel Kurulu’nun 16.6.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün ve 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64 E.ve K. 15.10.2003 gün ve 2003/21-634-572 E. K. sayılı kararları da aynı yöndedir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.