
Esas No: 2014/2457
Karar No: 2014/6800
Karar Tarihi: 31.10.2014
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/2457 Esas 2014/6800 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/12/2013
NUMARASI : 2011/325-2013/279
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, borçluya ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde davalıya 33.928,40 TL’nin ayrıldığını, oysa davalının ipotekli alacak tutarı olarak gösterdiği rakamın aşamalarda sürekli değiştiğini, tahsilatların düşülmediğini, davalının alacağı olmayan kalemlerin hesaplamaya dahil edildiğini, davalının borçludan kredi alacağı olmadığını ve BSMV ile af kapsamında gerçekleşen ödemelerin T.. T.. tarafından tahsil edildiğini, hisse devir sözleşmesi gereğince kapatılmayan ihracat taahhütlerinin sorumluluğunun T.. T..’de olduğunun bizzat davalının 06.06.2007 tarihli yazısında beyan edildiğini, T.. T..’nin 20.03.2007 tarihli yazısında da nakdi risk kalmadığının belirtildiğini ve davalının sadece BSMV ve KKDF kalemlerinden kaynaklandığını iddia ettiği alacağını sürekli arttırdığını, davalının 11.08.2005 tarihli ihaleden kısa bir süre önce 27.07.2005 tarihinde 19.046,33 TL alacak bildirdiğini ileri sürerek, davalıya ayrılan payın davacı iflas masasına aktarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağın döviz kredisi taahhüdü açığından oluştuğunu, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 68. maddesi uyarınca hesaplanan gecikme cezası nedeniyle alacağın sürekli arttığını, hisse devir sözleşmesi gereğince T.. T..’ye ait bulunan alacağın müvekkili banka tarafından takip edildiğini, kendilerinin T.. T..’den alacakları tahsil etmeleri halinde dahi T.. T..’nin alacakları ödenmeden ipoteklerin çözülemeyeceğini; borçlunun kefalet borçlarının yazılarda belirtilmemesi nedeniyle rakamın oynadığını, BSMV’nin T.. T.. tarafından ödenmesi nedeniyle alacağın rücu alacağı olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, Yargıtay bozma kararı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; yapılan yazışmalar ve T.. T.. bünyesindeki incelemeler de dikkate alındığında, ıspat yükü üzerinde olan davalının alacağını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalıya ait payın 18.694,92 TL olarak sıra cetveline kaydının yaptırılmasına, geriye kalan 15.233,48 TL"nin davacının icra dosyasına aktarılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.