Esas No: 1995/2432
Karar No: 1996/3661
Karar Tarihi: 20.11.1996
Danıştay 12. Daire 1995/2432 Esas 1996/3661 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/2432
Karar No: 1996/3661
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Karşı Taraf: …
İsteğin Özeti: Davacı cezaevi katipliğine atanmamasına ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının … Devlet Güvenlik Mahkemesi hizmetlisi adayı iken, … Adli Yargı Adalet Komisyonunca 29.5.1991 tarihinde yapılan cezaevi katipliği sınavını kazandığı, adı geçen Adalet Komisyonunun … gün ve … sayılı kararı ile … cevzaevi katipliğine atamasının yapıldığı, bu işlemin davalı idarece iki kez açıktan atamaların durdurulduğu birkez de asaletinin tasdik edilmemiş olmasından dolayı onaylanmadığı, … Devlet Güvenlik Mahkemesinden getirtilen davacının asaletinin tasdikine ilişkin … gün ve … sayılı işleme göre komisyonca … gün ve … sayılı kararla yeniden aynı göreve atandığı, bu defa 15.10.1991 tarihinde yürürlüğe giren Adalet Bakanlığı Memur-Sınav-Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 58/C maddesi uyarınca davacının infaz kurumlarında en az üç yıl infaz koruma başmemuru, infaz ve koruma memuru veya ambar memuru olarak görev yapma koşulunu taşımadığından bahisle atama kararının onaylanmadığının dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı, davacının sınavı kazandığı tarihte hem 657 sayılı Yasanın 48. maddesi açısından, hemde eski Adalet Bakanığı Memur-Sınav-Atama ve Nakil Yönetmeliği açısından görevinin gerektirdiği nitelikleri haiz olduğu, idarenin boş olan kadroya atama yapmak için harekete geçtiği ve özellikle memuriyet sınavını yaptığı andan itibaren bağlı yetki içine girdiği, 29.5.1991 tarihinde yapılan cezaevi katipliği sınavında davacının başarılı olması ve bireyselleşmiş bir hukuki durumun varlığı karşısında kazanılmış hakkının mevcut bulunduğu gözönüne alındığında bağlı yetki içinde bulunan idarenin yönetmelik değişikliğini bundan sonraki sınavlara uygulaması gerekirken bu husus dikkate alınmadan yönetmelik değişikliğinin yürürlüğünden önceki sınavlara da uygulanmak suretiyle adı geçenin atamasının yapılmamasında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare, işlem tarihinde 15.10.1991 tarih ve 21022 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Adalet Bakanlığı Memur-Sınav-Atama ve Nakil Yönetmeliği hükümleri geçerli olduğundan anılan yönetmeliğin 58/C maddesindeki şartları taşımayan davacının cezaevi katipliğine tayin edilmesinin uygun görülmemesine dair işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Dava; Sınavları kazandığı halde, Cezaevi katipliğine atanmasının yapılmamasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare mahkemesince, daha önce mevzuatın öngördüğü koşullara sahip olarak sınavı kazanan ve atanması teklif edilen davacının, kazanılmış hakkının doğduğu, Adalet Bakanlığı Memur Atama ve Nakil Yönetmeliği ile en az üç yıl ceza infaz kurumunda çalışmış olmak koşulu getirilmiş ise de, yönetmelik değişikliğinin daha sonra yapılan sınavlarda uygulanması gerektiği belirtilerek işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davacının cezaevi katipliğine naklen atanması, statüsünde değişiklik yapan "şart tasarruf" niteliğinde idari bir işlem olup, Bakanlığın onayı ile gerçekleşmektedir.
Atamanın yapıldığı sırada, bu görev için mevzuatın öngördüğü koşulların aranması gereklidir. Daha önce yapılan sınavı kazanmış olması, ilgilinin atama sırasında mevzuatca getirilen koşulu taşımaması halinde kazanılmış hak sayılamaz.
Sonuç olarak davacının naklen atanmamasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile işlemin iptaline ilişkin kararın bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecekbir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, 20.11.1996 tarihinde oybirliği ile karar verildi.