Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/908 Esas 2018/25535 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/908
Karar No: 2018/25535
Karar Tarihi: 27.11.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/908 Esas 2018/25535 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı işverenin iş sözleşmesini haklı sebep olmadan feshettiği ve işçilik alacaklarını ödemediği iddiasıyla açılan davada, Mahkeme kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile prim, yiyecek yardımı, giyecek yardımı ve masraf alacaklarının hüküm altına alınmasına karar vermiş; ancak davalının itirazları üzerine yapılan temyiz sonucunda kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Fesih bildiriminde ileri sürülen diğer fesih sebepler hakkında karar gerekçesinde değerlendirme yapılmaması, yiyecek yardımı alacağı için hüküm altına alınan tutarın yanlış hesaplanması ve masraf alacağının kanıtlanamaması sebepleriyle karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Anayasa'nın 141. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi.
22. Hukuk Dairesi         2016/908 E.  ,  2018/25535 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile prim, yiyecek yardımı, giyecek yardımı ile masraf alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında, davalı işverenin iş sözleşmesini fesihte haklı olup olmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
    Somut olayda, davacının iş sözleşmesi, davalı işverence 24/05/2013 tarihli bildirim ile haklı sebepler bulunduğu iddiasıyla feshedilmiştir. Mahkemece, mesaiye geç başlama ve erken terketme şeklindeki davranışın, haklı sebep değil, geçerli sebep niteliğinde olduğu gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hak kazandığı kabul edilmiştir. Ne var ki, fesih bildiriminde ileri sürülen fesih sebepleri sadece mesai saatlerine uymama ile sınırlı değildir. Mahkemece, fesih bildiriminde ileri sürülen diğer fesih sebepleri hakkında karar gerekçesinde bir değerlendirmeye yer verilmemesi, gerek Anayasa’nın 141. maddesine, gerekse de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesine aykırıdır.
    3-Yiyecek yardımı alacağı bakımından, kök bilirkişi raporunda, “22 x 12,00 TL” şeklindeki işlem sonucu, 264,00 TL olmasına rağmen, hesap hatası yapılarak 274,00 TL belirlenmiştir. Ek bilirkişi raporunda, çarpım hatası düzeltilmiş ise de, Mahkemece 274,00 TL’nin hüküm altına alınması suretiyle, kök bilirkişi raporundaki işlem hatasının hükme sirayet ettirilmesi hatalı olmuştur. Anılan sebeple, “22 x 12,00 TL” şeklindeki işlem sonucunun 264,00 TL olduğu gözönüne alınarak, bu tutar hüküm altına alınmalıdır.
    4-Prim alacağı bakımından, dava dilekçesi ekinde sunulan prime ilişkin listelerin üzerinde işverenlik yetkilisinin imzası yok ise de, davalı vekilince, prim alacağına ilişkin sunulan belgelerin gerçeğe uygun olmadığına yönelik olarak, yargılama esnasında açık bir itiraz ileri sürülmediği, ayrıca davacı tanığının da söz konusu belgeler içeriği ile uyumlu beyanda bulunduğu gözetildiğinde, Mahkemece brüt 3.600,00 TL prim alacağına hükmedilmesi isabetlidir.
    Masraf alacağı bakımından ise, davacı vekili, 27/11/2014 havale tarihli beyan dilekçesi ekinde üç sayfadan ibaret “masraf beyan formu” başlığıyla düzenlenmiş belgeleri dosyaya sunmuştur. Bu belgelerde işveren yetkilisinin imzası yoktur. Davalı vekili 03/12/2014 tarihli dilekçesinde, “masraf beyan formu” başlıklı belgelere açıkça itiraz ederek, bu belgelere itibar edilemeyeceğini ileri sürmüştür. Davacı tarafça, “masraf beyan formu” başlıklı belgelerde gösterilen harcamalara ilişkin, fiş veya fatura gibi bir evrak sunulmamıştır. Davalı vekilinin açık itirazının bulunması ve ayrıca harcamalara ilişkin fiş veya fatura gibi bir evrak sunulmaması karşısında, masraf alacağının kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, masraf alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, net 557,00 TL tutarında kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
    Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.