Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma kararına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. H.U.M.K.’nun 433/2. maddesine göre; hükmü süresinde temyiz etmeyen taraf, karşı tarafın temyiz dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren l0 günlük cevap süresi içinde katılma yoluyla temyiz yoluna başvurabilir. Davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz dilekçesi süre geçtikten sonra verildiğinden temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davacı idare vekilinin temyizi yönünden yapılan incelemede; Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine, 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, acele kamulaştırma dosyasında bloke edilen miktar düşüldükten sonra fark bedele, bu sürenin bitimi tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerekirken, acele kamulaştırma dosyasında bloke edilen bedele de faiz yürütülmesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından faize ilişkin 5. bendin tümden çıkartılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.