20. Hukuk Dairesi 2018/2376 E. , 2019/1957 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ...ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, ... 228 ada 16 parsel numaralı taşınmazın tapuda taraflar adına arsa paylı ve hisseli şekilde kayıtlı olduğunu, ortak yer sığınağın davalılara ait bağımsız bölümler içine alındığını, davalıların dükkanlarını genişleterek sığınağı işgal ettiklerini beyanla, müdahalenin önlenmesine ve taşınmazın eski haline getirilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hükmün temyizi üzerine kapatılan 18. Hukuk Dairesinin 18/02/2014 gün ve 2014/1065 E.- 2014/2611 K. sayılı ilamı ile onanmış, görevli mahkemece yapılan yargılamada davanın davalılar ..., ...yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davalılar ..., ...ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporlarının incelenmesinde; anataşınmazın asıl ve tadilat projesine aykırı olduğu ve belediye tarafından iskan izni ile ruhsatının iptali ile yıkım kararı alındığı, anataşınmazın 1996 tarihli mimari projesine göre sığınağın bodrum katta projelendirildiği ancak projeye uygun olmadığı, 1998 yılında tadilat projesinin düzenlendiği, bu projeye göre zemin katta da sığınağın projelendirildiği ve zemin kattaki iş yerlerinin bir kısmının sığınak olarak ayrıldığı, tadilat projesi tarihi ile tapu kayıtlarının dosya içerisinde bulunmadığı, muvafakatnamelerin onaylı şekilde belediyeden getirtilmediği, tadilat projesine o tarihteki tüm kat maliklerinin muvafakatının olup olmadığının ve verilen muvafakatın içeriğinin tam olarak tespit edilemediği, bilirkişi asıl raporu ile ek raporlar arasında çelişkilerin olduğu, tadilat projesi ile sığınağın zemin kata alındığının bildirilmesine rağmen ek raporlarda hem bodrum katta hem zemin katta sığınağın projelendirildiğinin bildirildiği, hükme esas alınan raporda sırf tadilat projesinin incelendiği, vekille temsil edilen ve davanın reddine karar verilen davalı yönünden vekalet ücretine karar verilmeden hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Anataşınmazın mimari projesinin değiştirilmesine yönelik tadilat projesi, tüm kat maliklerinin muvafakatı ile yapılabilir. Oybirliği sağlanmadan hazırlanan tadilat projeleri geçerli değildir ve sırf belediye onayı da geçerli hale getirmez. Bununla birlikte, Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesine göre, anataşınmazda bir kısım değişiklikler kat maliklerinin 4/5 rızası ile yapılabilecek ise de bu değişikliklerin, öncelikle mimari projede oybirliği gerektirecek şekilde esaslı değişiklik yapmaması, kat maliklerinin mülkiyet hakkını ihlal etmemesi, yapılacak değişikliklerin diğer kat maliklerinin bağımsız bölüm ve eklentisinden istifadelerini engellememesi ve rahatsız etmemesi, bağımsız bölüm içerisinde yapılan değişikliklerin ise
anayapının statiğine zarar vermemesi gerekir. Sırf bağımsız bölüm içerisinde kalan (su, elektrik, ısınma gibi ortak tesisler ile kolon, kiriş, tavan vb. ortak yerlere müdahale niteliği taşımayan) ve yapının statiğine zarar vermeyen değişiklikler için muvafakat alınmasına gerek yoktur. Ayrıca Kanunun 19. maddesindeki düzenleme 31. maddesindeki düzenlemeden farklı olup 19. maddesindeki yazılı rıza, herhangi bir şekle bağlı olmayıp kat malikleri kurulu kararı biçiminde olması gerekmez, sadece yazılmak ve bağımsız bölüm malikleri tarafından imzalanmak suretiyle de verilebilir. Bu maddedeki rızanın kat malikleri kurulu kararı şeklinde alınması buna kat malikleri kurulu kararı niteliğini vermeyip salt muvafakat edildiğine dair yazılı bir irade beyanı olarak kabul edilmesini gerektirir. 19. maddedeki rızanın mevcut olup olmadığının saptanması bakımından her bir malikin birden ziyade bağımsız bölümü bulunsa dahi tek bir oya sahip olacağı ve anataşınmazda bir bağımsız bölüme malik bulunan birden çok paydaşın bulunması halinde de bunlardan vekalet verecekleri birinin o bağımsız bölümü yalnız başına temsil edeceği kabul edilmektedir.
1-Mahkemece, tadilat projesi tarihi itibariyle anataşınmazdaki tüm bağımsız bölüm maliklerini gösterir tapu kayıtları, belediye başkanlığından asıl ve tadilat projesi, tadilat projesine ilişkin bütün kat maliklerinin muvafakatları getirtilerek, tadilat projesine oybirliğinin olması halinde asıl ve tadilat projesi yerinde uygulanması, tadilat projesine oybirliği olmadığının anlaşılması halinde yapılan değişikliklere tüm kat maliklerinin Kanunun 19. maddesi kapsamında 4/5 çoğunluğunun muvafakatının olup olmadığı tespit edilerek dava konusu taşınmaza ait onaylı mimari proje mahalline uygulanmak, projeye aykırılıklar krokiye de bağlanmak suretiyle, konusunda uzman bilirkişi heyetinden yukarıda açıklanan hususlar gözönünde bulundurularak ve çelişkiler giderilerek hazırlanmış denetime elverişli rapor alınarak oluşacak sonuca göre ve taleple bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesine rağmen, lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar ..., ...ve ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi.