Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/3548 Esas 2016/1867 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 22/3, 62, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Olay gecesi sanığın idaresindeki otomobille üç şeritli bölünmüş yolda sol şeritte seyir halinde iken, olay mahalli yaya üst geçidine 50 metre mesafe kala, önünde sol şeritte tepe lambası yanar vaziyette seyreden mağdur ... idaresindeki resmi trafik otosuna 19.1 metre fren izi sonunda arkadan çarpması ile ekip aracının 64 metre ileri savrulması sonucu meydana gelen olay akabinde yapılan ölçümde sanığın 2.00 promil alkollü araç kullandığının tespit edildiği, bu suretle tamamen kusurlu olduğu kabul ve tespit edilen, ayrıca bu olay ile birlikte üçüncü kez alkollü araç kullandığı anlaşılan sanık hakkında hükmolunan temel ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki 3 numaralı bozma düşüncesi ile; her ne kadar mağdurlar kovuşturma aşamasında maddi zararlarının olmadığını beyan etmiş iseler de, mağdurların tamamının uzlaşmak istediklerine dair açık beyanları bulunmadığı gibi soruşturma aşamasında, mağdur ..."ın uzlaşmak istemediğini açıkça beyan etmesi karşısında, uzlaşma şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki 1 numaralı bozma düşüncesi ve yine mahkeme tarafından sanığa ait sürücü belgesinin onaylı örneği mercinden getirtilmeden geri alınmasına karar verilmiş ise de, kaza tespit tutanağında sürücü belgesi bilgilerine yer verilmiş olması ve yine UYAP üzerinden sanığa ait sürücü belgesi bilgileri temin edilip sürücü belgesinin bir örneği dosya içerisine konulmakla 4 numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiş ve sanık hakkında belirlenen temel cezadan TCK"nın 22/3. maddesi gereğince arttırım yapılması akabinde TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sırasında sonuç cezanın 2 yıl 2 ay 20 gün yerine hesap hatası sonucu 2 yıl 1 ay 20 gün olarak belirlenmesi aleyhe temyiz bulunmadığından, tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin lehe hükümlerin uygulanmadığına ve ceza miktarına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA; 11.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.