23. Hukuk Dairesi 2014/3218 E. , 2014/6756 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2013
NUMARASI : 2011/864-2013/235
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının 30.08.2008 vade tarihli 25.000,00 TL bedelli senede dayalı olarak müvekkili hakkında kombiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattığını, müvekkilinin görme engelli olduğunu, takip dayanağı senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, imzaya ve borca itirazına ilişkin icra hukuk mahkemesinde açtığı davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, icra dosyasında müvekkilinin maaşından kesintilerin devam ettiğini ileri sürerek, Diyarbakır 1. İcra Müdürlüğü" nün 2008/5704 Esas sayılı icra dosyasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasında yapılan kesintilerin istirdadına ve davalının %40 oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının borca kefil olarak senedi imzaladığını, vadesinde ödenmemesi üzerine takibe konulduğunu, davacı borçlunun yasal yollara başvurmadığını ve maaşından kesintilerin devam ettiğini, müvekkilinin kötüniyetli olduğunun ileri sürülemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre; icra takibine esas senetteki imzanın davacının eli ürünü olmadığı, davalı tarafça davacının borçlu olduğuna dair başkaca bir kanıt da sunulamadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının davalıya borcu olmadığının tespitine, davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenen 4.415,70 TL"nin davalıdan istirdadına, icra veznesindeki davalıya ödenmeyen diğer kesintilerin davacıya iadesine, kötüniyetli olarak takip yapıldığı kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatı isteminin ise reddine, karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davalı tarafça düzenlenen 30.08.2008 vade tarihli bonodaki imzanın davacıya ait olmadığından, girişilen icra takibinden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile icra dosyasında davacıdan tahsil edilen miktarın istirdatı istemine ilişkindir.
Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 28.09.2012 havale tarihli bilirkişi raporunda takip dayanağı bonodaki imzanın davacının eli ürünü olmadığı belirtilmiş ise de, bononun veriliş sebebini oluşturan 18.01.2007 tarihli müşterek ve müteselsil kefalet senedindeki davacıya ait imzalar incelenmediği gibi bu senedin veriliş tarihine yakın tarihlerde davacının resmi dairelerde yapmış olduğu resmi belgelere atmış olduğu imza örnekleri de dosyaya celbedilmeden hazırlanan raporun denetime de elverişli olmadığı açıktır.
Şu halde mahkemece, yukarıda belirtilen şekilde senedin veriliş tarihine yakın tarihli davacının resmi daireler nezdinde imzaladığı belge asıllarının temini ile dosya içine alınan Diyarbakır 2. İcra Hukuk Mahkemesi" nin 2008/363 Esas sayılı dava dosyası içinde bulunan 18.01.2007 tarihli kredi sözleşmesi ile müşterek ve müteselsil kefalet şerhindeki imza ile takip dayanağı bonodaki davacıya atfen atılan imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının tespiti bakımından İstanbul Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi" nden yeniden bilirkişi raporu alınarak, oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir hükme varılması gerekirken, eksik belge gönderilmek ssuretiyle aldırılan bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.