Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/23266
Karar No: 2017/14357
Karar Tarihi: 20.11.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/23266 Esas 2017/14357 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/23266 E.  ,  2017/14357 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının murafaalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;
    2- Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra dairesine yaptığı başvuruda, takibe konu çeki ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti. adına vekaleten imzaladığını dolayısıyla çekten kaynaklı borcunun olmadığını bildirmiştir.
    Alacaklının, borçlunun itirazı ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla borca yapılan itirazın kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ihtilafın çözümünün genel mahkemede yargılamayı gerektirdiği belirtilerek istemin reddine karar verildiği görülmüştür.
    Takibe konu çekin, 6102 sayılı TTK. döneminde düzenlendiği hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Dolayısıyla, borçlunun, çeki ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti. adına vekaleten imzalaması ancak 6102 sayılı TTK. çerçevesinde adı geçen limited şirket için usulünce ticari mümessil ya da ticari vekil olarak atandığını ispatlaması halinde mümkündür.
    6102 sayılı TTK.’nun 631. maddesinde, ticari mümessiller ile ticari vekillerin, şirket sözleşmesinde aksine düzenleme olmadıkça, şirketi oluşturan ortaklar kurulu kararı ile tayin olabilecekleri düzenlenmiştir.
    ... 5. Noterliği’nin 17.06.2011 tarih 04465 yevmiye numaralı vekaletnamesinde, ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti. adına şirket müdürü ... tarafından, ...’ın şirketle ilgili bir takım işlerde vekil tayin edildiği görülmüştür. Dolayısıyla, çeki imzalayan ..."ın şirket ortaklar kurulu kararı ile ticari mümessil ya da ticari vekil olarak atanmadığı anlaşıldığından şirketi borçlandırma yetkisi yoktur. Bu durumda, 6102 sayılı TTK.nun 818. maddesi delaletiyle 6102 sayılı TTK. 678. maddesi gereğince, adı geçen tarafından imzalanan çek nedeniyle ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti. sorumlu tutulamaz.
    Diğer taraftan, TBK"nun 504/3. maddesinde; "Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı
    devredemez ve bir hak ile sınırlandıramaz" hükmüne yer verilmiştir. Ticari vekilin kambiyo taahhüdü altına girmesi de aynı Kanun"un 551. maddesinde özel yetkinin bulunması koşuluna bağlanmıştır. Buna göre vekilin vekaletnamesinde kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi varsa asil adına çek düzenleyebilir. Çekin "vekaleten" imzalandığı yazılmasa dahi, yukarıda açıklanan kurallara göre vekalet veren, vekil tarafından imzalanan çekten dolayı sorumludur.
    Borçlu ...’ın, ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti.nin ticari vekili olduğu kabul edilse dahi, yukarıda bahsi geçen vekaletnamenin “Banka Kredi Yetkisi” başlığında; "… bu kredilerle ilgili olarak …. kambiyo senetleri düzenlemeye" şeklindeki ifade yer aldığı, bu durumda ...’ın sadece banka kredi sözleşmeleri ile ilgili çek düzenleme yetkisi olduğunun kabulünün gerekeceği ancak somut olayda, çekin, banka kredisi ile ilgili olmak üzere düzenlendiği iddia ve ispat olunamadığına göre yine çek nedeniyle ... İnşaat Turizm … Ltd. Şti.’nin sorumlu tutulması mümkün değildir.
    O halde, mahkemece, yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda, takibe konu çekten ...’ın şahsen sorumlu olması nedeniyle alacaklının isteminin kabulü ile itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi