11. Hukuk Dairesi 2015/11887 E. , 2016/5644 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14.05.2015 tarih ve 2010/190-2015/143 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 24.05.2016 günü hazır bulunan davacı-karşı davalı asil ... ve vekili Av. ... ile davalı-karşı davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl ve birleşen 2015/115 Esas sayılı dosyada davacı ... vekili, müvekkilinin programlayıcısı ve eser sahibi olduğu bilgisayar programının, müvekkilinden izin alınmaksızın davalı tarafından programa yeni özellikler de eklenmek suretiyle çoğaltıldığını ve piyasaya sunulduğunu, bu durumun müvekkilinin eser sahipliğinden kaynaklanan haklarını ihlal ettiğini ileri sürerek, asıl davada tecavüzün tespitine, önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, FSEK"in 68. maddesi uyarınca 104.257,32 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen 2015/115 esas sayılı davada ise 350.000 TL maddi tazminatın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen 2015/115 Esas sayılı dosyada davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, yazılımın mali haklarının müvekkili şirkete ait olduğunu savunarak, davanın reddini istemiş, birleşen 2014/10 Esas sayılı davada ise müvekkili şirketin ortakları ile asıl davacının dava konusu programın yazılımı için 2010 yılının başlarına kadar ortak çalıştıklarını, birleşen davalının bu tarihten sonra yaptığı çalışmaların karşılığını alarak ayrıldığını, müvekkili şirket ortaklarının çekişmeli programı geliştirerek piyasaya sunduklarını, birleşen davalının da aynı programı adını değiştirerek kullandığını, müvekkili şirket ortaklarının söz konusu programın tüm mali haklarını şirkete devrettiklerini ileri sürerek, söz konusu bilgisayar programının FSEK"in 9. ve 10. maddeleri uyarınca kullanılması konusunda müvekkili şirkete izin verilmesini, davalının müvekkiline ait programı, adını değiştirerek izinsiz kullanması şeklinde ortaya çıkan tecavüzün önlenmesini ve 10.000 TL maddi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, asıl ve birleşen davalara konu yazılımın, FSEK"in 2. maddesi kapsamında eser niteliği taşıdığı, çekişmeli yazılımın orjinal başlangıç aşamasını oluşturan kaynak kodlarının davacı tarafından sunulan kaynak kodları olduğu, kaynak kodların ilk versiyonunda eser sahipliğinin davacıya ait olduğu kabul edilebilir ise de, dava konusu yazılımın sonraki aşamalarda taraflarca kod paylaşımı yapılmak suretiyle geliştirildiği, 2008 yılından sonra ortaya çıkan geliştirme ve versiyonlar itibariyle yazılımın sahibinin davacı ile birlikte davalı şirketin ortaklarının oluşturduğu birlik olduğu, üç gerçek kişinin eser sahibi olduğu çekişmeli yazılımın, davacı ..."in ilk ve orjinal versiyonuna sahip olduğu kaynak kodlardan geliştirildiği, dolayısıyla yazılımın nüvesini oluşturan kaynak kodların sonraki aşamalarda pazarlanabilir hale getirilmesi sürecinde kendisi de dahil olmak üzere birliğe dahil diğer kişileri bir araya getiren sıfatı davacı ..."e ait bulunduğu, bu sıfatla FSEK"in 10/son maddesi hükmü çerçevesinde mali hakların kullanma hakkına sahip bulunduğu, davacının mali haklarını kullanma yetkisine sahip olduğu 2010 Ocak ayı ... yazılımı versiyonunun davalı şirket yetkililerince işlenip gerekirse yeni modüller eklenmesi ve işlenmiş bu haliyle çoğaltılıp satılması konusunda basit ruhsat tanınması konusunda bir mutabakat bulunduğu, basit ruhsat bedelinin davacıya ödenmesinin gerektiği, bu bedelin 180.000 TL olarak tespit edildiği, davalı eylemleri davacının zımni rızasına dayandığından davacı haklarına tecavüzün tespiti, men, ref, üç kat telif tazminatı, hükmün ilanı gibi diğer davacı istemlerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl davada 104.257,32 TL"nin davalıdan tahsiline, diğer istemlerin reddine, birleşen 2015/115 E. sayılı davada 75.742,48 TL"nin davalıdan tahsiline, birleşen 2014/10 E. sayılı davanın kısmen kabulü ile birleşen davacının program üzerinde basit ruhsat sahibi olduğunun ve eylemlerinin birleşen davalının haklarını ihlal etmediğinin tespitine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan yekdiğerine verilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 2.986,40 TL harcın temyiz eden davacı-davalı ..."e iadesine, aşağıda yazılı bakiye 9.249,97 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-davacı ...."den alınmasına, 24.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.