23. Hukuk Dairesi 2014/2047 E. , 2014/6749 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/09/2013
NUMARASI : 2011/537-2013/434
Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı yüklenici tarafından Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/99 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkilleri arsa sahiplerine karşı tapu iptali ve tescil davası açıldığını, bu dosyada delil olarak bildirilen Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/13 D.İş sayılı dosyasında mevcut bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve ekinde bulunan belgedeki imzaların müvekkillerine ait olmadığı ve sahte olduğunu, bu iddianın ispatı için dava açmak üzere müvekkillerine Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/99 Esas sayılı dosyasından kesin süre verildiğini, bu imzaların varlığından devam eden dava sırasında haberdar olunduğunu, davalının müvekkillerinin güvenini kazanıp bir çok belgeye imza attırdığını, dava konusu belgenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, kimsenin lehine olan bir rapora karşı itiraz etmesinin düşünülemeyeceğini ileri sürerek, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve ekinde bulunan belgedeki imzaların davacılara ait olmadığının ve sahte olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, fen ve mantığa aykırı olan bilirkişi raporuna müvekkili ve davacıların müştereken itiraz ettiğini, itiraz dilekçesinin mahkeme kalemine birlikte teslim edildiğini, iddiaların gerçek olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, grafoloji uzmanı bilirkişiden alınan raporda, 11.03.2010 tarihli iki adet belge üzerindeki davacılara atfen atılan imzanın davacıların eli ürünü olduğunun belirlendiği, anılan rapora itiraz üzerine Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar verilse de kesin süre içerisinde masraf yatırılmadığından, rapor alınmasından vazgeçildiği, sahtecilik iddiasının mahkemeye sunulan ve hakim havalesi yapılan belgeye ilişkin olması nedeniyle HMK"nın 208. maddesine dayalı olarak mahkemece verilen kesin süre üzerine dava açıldığı, davaya konu itiraz dilekçesinde, bilirkişi raporundaki hesaplamanın doğru olmadığını, sundukları masraf çizelgesine göre masrafların daha fazla olduğunu belirttikleri, davacılar Mehmet ve Naile’nin aleyhlerine olacak şekilde rapora itiraz dilekçesi verdiklerinin anlaşıldığı, davacıların dilekçe içeriğinin iradelerine aykırı olduğu iddiasının açılan davada ileri sürmeleri halinde değerlendirilebileceği, ancak sahtelik iddiası nedeniyle ayrı dava açılmasının mümkün olduğu, açılan davada hukuki yarar bulunduğu, davanın incelenebilir olduğu, dava şartlarının bulunduğu, rapora itiraz dilekçesi ve ekindeki hesap dökümünde davacılara atfen atılan imzanın davacılara ait olduğunun anlaşıldığı, davacıların, imzanın kendilerine ait olmadığı, her iki belgenin sahte olduğuna dair iddialarının, alınan rapor kapsamı ile ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.