Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/5654 Esas 2016/21264 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanık hakkındaki Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/235 Esas, 2013/360 Karar sayılı kararının denetime imkan sağlayacak şekilde dosya içine alınmaksızın, eksik incelemeyle hüküm tesisi,
2) Adıyaman Devlet Hastanesinden alınan ve dosya içerisinde bulunan 09/09/2008 tarihli ve 725 sayılı raporda mağdurun yaralanmasına ilişkin olarak, “burunda her iki taraf nazal kemikte lineer fraktör” bulgusuna yer verildiği görülmekle, TCK"nin 87/3 maddesinin uygulanması ihtimaline karşı 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi hükmü gereğince ek savunma hakkı tanınarak ve sanık hakkında TCK"nin 87/3 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılarak, sanığın hukuki durumunun tayini yerine eksik kovuşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
Açıklanması geri bırakılan hükümde sanığın 86/1, 62. maddeleri uygulanarak 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği halde, sanığın deneme süresi içerisinde kasten başka bir suç işlemiş olması nedeniyle açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanması gerekirken, 5271 sayılı CMK’nin 231/11. maddesine aykırı olarak yeniden hüküm kurulup sanığın 86/1, 29, 62 maddeleri uygulanarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 326. maddesi gereğince kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla istem gibi BOZULMASINA, 26/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.