Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/10070 Esas 2016/11167 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10070
Karar No: 2016/11167

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/10070 Esas 2016/11167 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/10070 E.  ,  2016/11167 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak tescili davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği .... köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Kanunun 713. maddesi hükmüne göre davacı adına tescilini istemiştir. Hazine 713/6. maddesi gereğince taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının davasının reddine dava dilekçesinde yazılı olan ve krokide (A) harfi ile gösterilen 48.386,44 m2 yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfı ile davalı Hazine adına; krokide (B) harfi ile gösterilen 48.435,73 m2 yüzölçümündeki taşınmazın ise son parsel numarası ile davalı Hazine adına tapuya tespit ve tesciline karar vermiştir.
    Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 766 sayılı Kanuna göre kadastro çalışması yapılmış, 21/08/1969 tarihinde kesinleşmiş ve çekişmeli parsel aynı Kanunun 2. maddesi gereğinde tespit dışında bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman bilirkişi raporları ve toplanan delillere göre, dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadığı belirlenerek davacı gerçek kişinin davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; hükmün 6 numaralı bendinde maddi hata sonucunda vekalet ücretine ilişkin miktarın infazda sorun çıkartacağı anlaşıldığından usul ekonomisi yönünden bu maddi yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 6. bendinde yer alan "13200,00.-TL ibaresi kaldırılarak, bunun yerine, “1320,00.-TL" ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/11/2016 günü oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.