5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/25221 Esas 2019/8383 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/25221
Karar No: 2019/8383
Karar Tarihi: 14.05.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/25221 Esas 2019/8383 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, 5607 Sayılı Kanuna Aykırılıktan mahkumiyet kararı vermiştir. Temyiz edilen hükümler incelendiğinde, sanıkların önceki davalardaki suç ve iddianame tarihleri ile bu davadaki suç ve iddianame tarihleri yönünden zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı anlaşılmıştır. Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin diğer temyiz talepleri ise yerinde görülmemiştir. Ancak, temel cezada TCK'nin 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulduğu, buna göre sanığın kaçak olarak ülkeye sokulan suça konu eşyayı ticari maksatla bulundurmak eyleminden dolayı 5607 sayılı Kanun'un 3/10. maddesine göre ceza verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, Anayasa Mahkemesinin kararı nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Dosya kapsamı ve sanıkların ikrarı ile suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığı belirtilerek, keşif yapılarak, sebep olmadıkları keşif giderlerinin sanıklara yükletilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Kanun madd
19. Ceza Dairesi         2019/25221 E.  ,  2019/8383 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    UYAP ortamında yapılan incelemede sanıkların derdest olan ve sonuçlanmış davalarındaki suç ve iddianame tarihleri ile bu davadaki suç ve iddianame tarihi yönünden zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanmasının olanaklı olmadığı anlaşılmakla tebliğnamedeki 1 numaralı görüşe iştirak edilmemiştir.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    I-Nakil aracının müsaderesine yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
    Nakil aracının müsaderesine yönelik araç sicil malikinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    II-Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz taleplerinin incelenmesinde ise; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1-Temel cezada TCK"nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulduğu, buna göre hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5607 sayılı Kanun"un 3/18. maddesinde değişiklik yapılmakla, sanığın kaçak olarak ülkeye sokulan suça konu eşyayı ticari maksatla bulundurmak eyleminden dolayı 5607 sayılı Kanun"un 3/10. maddesindeki "Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın akaryakıt ile tütün, tütün mamulleri, etil alkol metanol ve alkollü içkiler olması halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarısından iki katına kadar arttırılır, ancak bu fıkranın uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamaz." şeklindeki düzenlemeye nazaran 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu"nun 3/5-10. maddeleri ile 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 3/18. maddelerinin ilgili tüm hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe kanunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    3- Dosya kapsamı ve sanıkların ikrarı ile suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sebep olmadıkları keşif giderinin sanıklara yükletilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.