19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/23129 Karar No: 2019/8382 Karar Tarihi: 14.05.2019
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/23129 Esas 2019/8382 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, 5607 sayılı kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet hükmü içermektedir. Sanığın temyiz istemi reddedilmemiş ve suçun kanıtlarla desteklendiği, hükmün doğru olarak nitelendirildiği ve kanunun öngördüğü suç tipine uyduğu belirtilmiştir. Ancak, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında 5237 sayılı TCK'nun 52/2. maddesinin gösterilmemesi, sanığın yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar kısıtlama uygulanabilecekken, kendi altsoyu dışındakiler üzerindeki yetkilerini de kapsayacak şekilde uygulama yapılması ve sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Kararın düzeltilerek, TCK'nun 53/1. maddesinde sayılan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, diğer hakları yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine hükmedilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri, 5271 CMK'nun 232/6. maddesi, TCK'nun 52/2. maddesi, TCK'nun 53/3. maddesi ve TCK'n
19. Ceza Dairesi 2019/23129 E. , 2019/8382 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre sanığa tebliğ edilen hükümde “hükmedilen para cezası yönünden hükmün kesin olduğu" denilerek tarafın yanıltılması nedeniyle sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu ve sanık hakkında tayin edilen 80,00 TL adli para cezası yönünden kesinleştirmeye dair 23/02/2015 tarihli işlemler hukuken geçersiz kabul edilerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanun"a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, 1- Sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken 5237 sayılı TCK"nun 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 232/6. maddesine aykırı davranılması, 2- TCK’nun 53/3. maddesi uyarınca, sanığın yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar kısıtlama uygulanabilecek iken, kendi altsoyu dışındakiler üzerindeki yetkilerini de kapsayacak şekilde uygulama yapılması, 3- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine ""24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, TCK’nun 53/1. maddesinde sayılan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, bu yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, diğer hakları yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine" ibaresinin yazılması ile hükmün “2. bendindeki "20 TL"den" ibaresinden önce gelmek üzere "TCK"nun 52/2. maddesi uyarınca" yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.