19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/21488 Karar No: 2019/8381 Karar Tarihi: 14.05.2019
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/21488 Esas 2019/8381 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davadan dolayı mahkumiyet hükmü verilmiştir ve bu hüküm temyiz edilmiştir. Sanığın duruşmada bildirdiği adreste bulunmadığı tespit edilerek, UYAP'ta kayıtlı olan adresine tebligat yapılmadan aynı adrese yapılan tebligatın geçersiz olduğu kabul edilmiştir. Kararda, TCK'nun 62. maddesinde öngörülen hususların değerlendirilmeden takdiri indirim uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakıldığı ifade edilmiştir. Ayrıca, 53/3. madde uyarınca sadece kendi altsoyu üzerindeki kısıtlama uygulanabilecekken, kararda kendi altsoyu dışındakiler üzerindeki yetkilerini de kapsayacak şekilde uygulama yapıldığı belirtilmiştir. Son olarak, sanığın hak yoksunluklarına hükmedilmesi konusunda Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı olduğu ve yeniden değerlendirme yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 5607 Sayılı Kanun, TCK'nun 62. ve 53/3. maddeleri, 5237 sayılı TCK, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/21488 E. , 2019/8381 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre sanığın duruşmada bildirdiği adresinde bulunmadığı tespit edildikten sonra UYAP’ta kayıtlı olan mernis adresine tebligat yapılmadan aynı adrese yapılan tebligatın geçersiz olduğu ve sanığın 17/03/2015 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK"nun 62. maddesinde öngörülen "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri"" gibi hususlar değerlendirilmeden “sanık hakkında TCK"nun 62. maddesinin uygulanmasın yer olmadığına” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile takdiri indirimin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması, Kabule göre de; 1-TCK’nun 53/3. maddesi uyarınca, sanığın yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar kısıtlama uygulanabilecek iken, kendi altsoyu dışındakiler üzerindeki yetkilerini de kapsayacak şekilde uygulama yapılması, 2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.