15. Hukuk Dairesi 2019/771 E. , 2019/4946 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşmesi kapsamında iş bedeline ilişkin peşinat olarak verilen çek bedellerinin istirdadı, birleşen dava ise iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup yerel mahkemece asıl davanın reddine birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Asıl davanın reddine dair verilen hüküm, sadece davacı-birleşen dosya davalısı tarafından, birleşen davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hüküm ise taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Asıl davada davacı, 01.08.2012 tarihli sipariş teklif formunda belirtilen kalıp imalât makinesinin üretimi konusunda anlaşılmış ve toplamda 33.000,00 TL bedelli çek peşinat olarak davalıya teslim edilmiş olmasına rağmen makinenin teslim edilmediğini, sipariş teklif formundaki teslim süresine uyulmadığını belirterek halen teslim edilmeyen makine karşılığı ödenen 33.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Asıl davada davalı, 01.08.2012 tarihli ve 30.08.2012 tarihli satış teklifleri üzerinden davacı ile anlaşıldığını, davacının peşinat olarak toplamda 33.000,00 TL bedelli çekleri kendisine teslim ettiğini, kalıpların teklif formlarındaki süreye uygun olarak imal edilmesine rağmen davacının kalan bakiye bedeli ödemediğini ve kalıpları teslim almadığını, davacının iş bedelini ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeden teslimin yerine getirilmesini talep edemeyeceğini, davacının ödemeden kurtulmak için kötüniyetle davayı açtığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davacı, 01.08.2012 tarihli sipariş formu ile 24 gözlü ve 30.08.2012 tarihli sipariş formu ile 8 gözlü kalıpların üretimi için davalı firma ile sipariş formlarındaki şartlarla anlaşıldığını, üretimi yapılan makineler karşılığında davalının verdiği peşinatlar dışında ödeme yapmadığını ve teslim almaktan imtina ettiğini, davalının bu hali ile temerrüde düştüğünü ve KDV dahil bakiye alacakları olan 100.340,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen davalı, birleşen dosya bakımından 30.08.2012 tarihli sipariş formunda imzasının bulunmadığını ve bu belgenin tek taraflı olarak düzenlendiğini, bu sipariş formu bakımından tanık dinletilmesine de muvafakatleri olmadığını, davanın reddini savunmuştur.
Yerel mahkemece davalı-birleşen dosya davacısının siparişi süresinde yerine getirmediğine ilişkin bir delil bulunmadığı gerekçesi ile çek bedellerinin iadesine ilişkin asıl davanın reddine, birleşen dava bakımından taraflar arasında 01.08.2012 tarihli 24 gözlü
kalıpların üretimine ilişkin sözleşmenin ihtilâfsız olduğu ve birleşen dosya davacısının sadece bu kalıpları üretip teslime hazır hale getirmesinden dolayı sipariş bedeli olan KDV dahil 86.140,00 TL’den daha önce ödenmiş olan 33.000,00 TL çek bedellerinin mahsubu ile davanın 53.140,00 TL üzerinden kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-birleşen dosya davalısının tüm, davalı-birleşen dosya davacısının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Birleşen dosyada davacı yüklenici tarafından 01.08.2012 ve 30.08.2012 tarihli teklif formlarına göre imâl edilmiş olduğu iddia edilen kalıpların bedeli talep edilmiş olup mahkemece 30.08.2012 tarihli teklif ile ilgili olarak taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile talep reddedilmiş ise de; birleşen dosya davacısının dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı anlaşılmıştır. Yemin delili 6100 sayılı HMK"nın 225 ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. Yemin kesin delillerdendir. Yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlüdür. Şu durumda kural olarak, yemin teklifi hakkı kullandırılmadan karar verilemez. Bu durumda mahkemece inkâr edilen akdî ilişkiyi yasal delillerle kanıtlayamadığından davacıya akdî ilişkinin varlığı konusunda yemin yöneltme hakkı hatırlatılıp sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme sonucu davanın yazılı miktarda kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısının tüm, davalı-birleşen dosya davacısının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı-birleşen dosya davacısının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı-birleşen dosya davacısı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.949,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısından alınmasına, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken bakiye 42,60 TL temyiz başvurma harcının temyiz eden davalı-birleşen dosya davacısından alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.