Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2009
Karar No: 2020/180
Karar Tarihi: 08.01.2020

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/2009 Esas 2020/180 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2019/2009 E.  ,  2020/180 K.

    "İçtihat Metni"


    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Küçükçekmece 20.Asliye Ceza Mahkemesinin 21/12/2016 tarihli ve 2016/136 esas, 2016/1574 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 24/05/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında, 23/11/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle yürütülen soruşturma sonucunda Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 29/01/2014 tarihli 2014/216 soruşturma, 2014/1397 esas ve 2014/769 sayılı iddianamesi ile ; TCK’nın 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile Küçükçekmece 7. Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
    2- Küçükçekmece 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 03/02/2014 tarihli,2014/195 esas ve 2014/140 sayılı kararı ile sanık hakkında TCK’nın 191/2.maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 07/03/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, infazı için 26/03/2014 tarihinde Bakırköy Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    3- Bakırköy Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 31/03/2014 tarihli ve 2014/5511 DS sayılı çağrı yazısının 15/04/2014 tarihinde aynı konutta oturan kardeşi imzasına tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 09/05/2014 tarihli kararı ile dosyanın kapatılmasına karar verilerek 12/05/2014 tarihinde Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
    4- Küçükçekmece 20. Asliye Ceza mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, kanun yararına bozma istemine konu 21/12/2016 tarihli, 2016/136 esas ve 2016/1574 sayılı kararı ile, sanığın 6545 sayılı kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddelesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşılarak 2 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen kararın 30/01/2017 tarihinde sanığa Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre tebliğ edildiği, 08/02/2017 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştirildiği,
    5- İnfaz Cumhuriyet savcısı tarafından, suç tarihi olan 23/11/2013 tarihinde yürürlükte olmayan 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesi uyarınca 2 yıl 2 ay hapis cezası verildiğinden infazın durdurulmasının mahkemeden, kanun yararına bozma yoluna gidilmesinin Adalet Bakanlığı’ndan talep edildiği,
    6- Adalet Bakanlığı Ceza işleri Genel Müdürlüğünün 08/08/2017 tarihli talebi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/08/2017 tarihli ihbarnamesi ile kanun yararına bozma istemi ile dosyanın Dairemize gönderildiği,
    7- Dairemizin 26/12/2017 tarihli, 2017/6357 esas ve 2017/7270 karar sayılı ilamı ile, kanun yararına bozma isteğine konu 21/12/2016 tarihli kararın, sanığa usulune uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği gerekçesiyle kanun yararına bozma isteğinin reddine karar verildiği,
    8- Dairemizin red kararı üzerine, gerekçeli kararın 20/03/2018 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre sanığa tebliğ edildiği, kararın 28/03/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştirildiği,
    Anlaşılmıştır.
    B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak ve bulundurmak suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair Küçükçekmece 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 03/02/2014 tarihli ve 2014/195 esas, 2014/140 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın çağrı kağıdının tebliği üzerine müracaatta bulunmaması sebebiyle denetim yükümlülüğünü ihlâl ettiğinden bahisle yapılan yargılama sonucunda, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1. maddesi uyarınca 2 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/12/2016 tarihli ve 2016/136 esas, 2016/1574 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22/12/2015 tarihli ve 2015/1717 esas, 2015/33429 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligatın yapılması ve sanığın başvuruda bulunmaması üzerine, yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için sanığa "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine uymamakta ısrar edeceği nazara alındığında, somut olayda Bakırköy Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün çağrı kağıdının 15/04/2014 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, sanığın bu tebliğe rağmen denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmediğinin bildirilmesi karşısında, tek başına bu durumun denetim yükümlülüklerine ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar olarak kabulünün mümkün bulunmadığı cihetle ısrar şartının gerçekleşmediği gözetilmeden, sanığın mahkûmiyetine dair yazılı şekilde karar verilmesinde,
    Kabule göre de,
    Dosya kapsamına göre, sanığın cezalandırılmasına konu eylemin suç tarihinin 23/11/2013 olduğu, fiilin işlendiği tarihte yürürlükte olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesinde bu eylem için öngörülen cezanın alt sınırının 1 yıl hapis cezası olması karşısında, suç tarihinden sonra 6545 sayılı Kanun ile değiştirilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca temel ceza olarak 2 yıl hapis belirlenmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmemiştir.” denilerek Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/12/2016 tarihli ve 2016/136 esas, 2016/1574 sayılı kararının kanun yararına bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Sanık ... hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Küçükçekmece 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 03/02/2014 tarihli ve 2014/195 esas, 2014/140 sayılı kararı ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına karar verildiği, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında sanığın çağrı yazısı tebliğine rağmen müdürlüğe başvurmaması nedeniyle denetim yükümlülüğünü ihlâl ettiği gerekçesiyle yapılan yargılama sonucunda, Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/12/2016 tarihli ve 2016/136 esas, 2016/1574 sayılı kararı ile; sanığın 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle 2 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligatın yapılması ve sanığın başvuruda bulunmaması üzerine, yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için sanığa "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanık hakkında davaya devam olunacağı, somut olayda; Bakırköy Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün çağrı kağıdının 15/04/2014 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, sanığın bu tebliğe rağmen denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığının bildirilmesi karşısında, tek başına bu durumun denetim yükümlülüklerine ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar olarak kabulünün mümkün bulunmadığı,ısrar şartının gerçekleşmediği,kamu davasında durma kararı verilerek tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına devam edilmesi için kararın Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olduğu gibi,
    Kabule göre de;
    Dosya kapsamına göre, sanığın cezalandırılmasına konu eylemin suç tarihinin 23/11/2013 olduğu, fiilin işlendiği tarihte yürürlükte olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesinde bu eylem için öngörülen cezanın alt sınırının 1 yıl hapis cezası olması karşısında, suç tarihinden sonra 6545 sayılı Kanun ile değiştirilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca temel ceza olarak 2 yıl 2 ay hapis cezası belirlenmek suretiyle sanık hakkında fazla cezaya hükmolunması da kanuna aykırıdır.
    D-)Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlere göre; kamu davasında durma kararı verilerek tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına devam edilmesi için kararın Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi ve kabule göre de; suç tarihinde yürürlükte olmayan 6545 sayılı Kanun ile değiştirilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca sanık hakkında fazla cezaya hükmolunması kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/12/2016 tarihli ve 2016/136 esas, 2016/1574 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 08/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi