23. Hukuk Dairesi 2014/2423 E. , 2014/6683 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir(Kapatılan) 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2012/524-2013/197
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, davalı kooperatifin üyesi ve yönetim kurulu eski başkanı olduğunu, davalı kooperatifin 19.10.2008 tarihli olağanüstü genel kurulunda gündemin 21. maddesi ile huzur hakları görüşülerek, müvekkilinin görev yaptığı 01.01.2007 ile 31.12.2007 tarihleri arasında yönetim ve denetim kurulu için tahakkuk ettirilen huzur haklarının ödenmemesi yönünde geçmişe etkili karar alındığını, alınan kararın usule, müktesep haklara, iyiniyet kurallarına ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, 19.10.2008 tarihli genel kurulun 21. maddesinde alınan kararın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, huzur haklarının ödenmemesine ilişkin kararın dava konusu 19.10.2008 tarihli genel kurulda değil, ondan önce yapılan 21.06.2008 tarihli genel kurulda alındığını, 19.10.2008 tarihli genel kurulda alınan kararın yeni bir karar olmayıp 21.06.2008 tarihli genel kurulda alınan kararın tekrarı olduğunu, davacının 21.06.2008 tarihli genel kurul kararına karşı herhangi bir dava açmadığını, kararın kesinleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin, 27.03.2012 gün 2011/5081 E., 2012/2377 K. sayılı ilamı ile, davalı kooperatifin 21.06.2006 tarihli genel kurul gündeminin 12. maddesinde bir buçuk yıldır ödenmeyen yönetim ve denetim kurulu üyelerinin huzur haklarının ödenmemesine karar verildiği, aynı konunun davalı kooperatifin 19.10.2008 tarihli genel kurul gündeminin 20. maddesinde yer aldığı, davalı vekilinin cevabına göre de, yapılan tahakkuk nedeniyle uygulama arasında ortaya çıkan tereddüdü ortadan kaldırmak için aynı konunun dava konusu genel kurul gündeminde görüşüldüğünün anlaşıldığı, dava konusu genel kurulda alınan karar aynı konuya ilişkin olsa da yeni bir karar olduğundan, davacının alınan bu karar nedeniyle dava açma hakkının varlığının kabulü gerektiği, bu durumda işin esasına girilerek huzur hakkının, verilen bir emeğin karşılığı olmasına ve Anayasamızın 55. maddesinde bu hakkın güvence altına alınmış olmasına göre gerektiğinde bilirkişilerden açıklanan hususlarda rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı, delillerin değerlendirilmesi ve tüm dosya kapsamına göre; daha önce aynı konuda karar alınmış olsa bile, daha sonra alınan genel kurul kararı yeni bir karar olduğundan davacının alınan bu karar nedeniyle dava açma hakkının bulunduğu, verilen bir emeğin karşılığı olan huzur hakkının yasalarca güvence altına alınmış olduğu, bu nedenle kooperatif genel kurulunca huzur hakkı ödenmemesine ilişkin olarak alınan kararın hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, 19.10.2008 tarihli genel kurulun 21. maddesinin iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) İlan masrafı 478,00 TL davalı kooperatif tarafından yatırıldığı halde, yargılama giderlerinin hesabında davacı tarafça yatırılmış olduğunun kabulü ile davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünün 3. bendinin ilk satırında yer alan “ve ilan için 500 TL” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine "" için 22 TL"" ibaresi yazılmak suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.