19. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/18051 Karar No: 2014/3059 Karar Tarihi: 18.02.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/18051 Esas 2014/3059 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2013/18051 E. , 2014/3059 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 33. Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 19/07/2013 NUMARASI : 2011/106-2013/179
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından takibe konulan bono altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senette lehdar olan dava dışı M. B.. ile 10.05.2006 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşme kapsamında dava dışı M. B.."a 25.000 TL"lik teminat senedi verildiğini, arkasına da teminat senedi olduğunun yazıldığını, takibe konu senette böyle bir ibare olmadığını, senet üzerindeki imzanın müvekkili imzasına benzetilerek atılmış olabileceğini ileri sürerek takibe konu senetteki imza müvekkiline ait olmadığı gibi senet arkasına teminat olduğu ve takibe konulamayacağı yazılı bulunduğu gerekçesiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı, Adli Tıp Kurumu raporu kapsamında, kanıtlanamayan davanın reddine, takibin devamına, 05.05.2008 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, dava borçlu aleyhine sonuçlandığından ve tedbiren takibin durdurulması kararı verildiğinden, İİK 72/4 maddesi uyarınca, takip tutarının takip tarihindeki yürürlükte İİK hükümleri gereği %40 oranında hesaplanan 11.832 TL tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davaya dayanak oluşturan ve davacının keşideci sıfatıyla yer aldığı 25.000 TL tutarlı bono ile ilgili olarak, davacı keşidecinin şikayeti üzerine resmi belgede sahtecilik suçundan dolayı davalı O.. Ç.. hakkında İstanbul 39. Asliye Ceza Mahkemesi"nde 2011/476 Esas no ile dava açıldığı ve yargılamanın sürdüğü dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Belirtilen bu ceza davasında yapılan yargılama sonucunda verilecek karar, bu menfi tespit davasının sonucunu etkileyeceğinden, 818 sayılı Borçlar Kanunu m. 53 ve Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi uyarınca mahkemece ceza davasının sonuçlanması ve kesinleşmesinin bekletici mesele yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.