9. Hukuk Dairesi 2021/1769 E. , 2021/6272 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili davacının 2005 yılında ... Giyim isimli işyerinde çalışmaya başladığını ve söz konusu işyerinin 2009 yılında davalı ... San. e Tic. Ltd. Şti.’ye devredildiğini, işyerini devralan davalı şirketin İş Kanunu"nun 6. maddesi gereği sorumluluğunun devam ettiğini, fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil günlerine ait çalışmalarının ücretini alamadığını, bu nedenle sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma alacağı ve ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının iddiasının aksine bir işyeri devrinin söz konusu olmadığını, zira şirketin önceki işvereni olan ... Giyim ile aralarında organik bir bağ olmadığı gibi, işyeri devri üzerine bir anlaşmalarının da olmadığını, davacının fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil günleri ücretlerinin ödendiğini ve bu nedenle haklı fesih iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulü hakkında verilen 08.09.2015 tarihli ilk karar, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 06.06.2018 gün 2015/33678 esas 2018/14429 karar sayılı ilamında yazılı gerekçelerle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasında davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve çalışmış ise ücretinin ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut olayda; davacı fazla mesai yaparak çalıştığını iddia etmiş ve alacağını ispat için tanık deliline dayanmıştır. Dosya kapsamında dinlenilen tanık beyanlarına göre davacının davalıya ait işyerinde haftanın 6 günü 09:00-20:00 saatleri arasında 11 saat çalıştığı ve haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığına ilişkin kabulde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere işçinin imzaladığı ücret bordrosunda fazla mesai tahakkuku yer alıyorsa ilgili dönemin dışlanarak hesaplama yapılması, ödemenin gerçek ücret üzerinden yapılmadığının anlaşılması halinde ise mahsup işlemi uygulanması gerekmektedir. Dosya içeriğinde yer alan bir kısım imzalı ücret bordrolarından, davacının ilgili ayda 2,5 saat fazla mesai yaptığı ve işverence karşılığının ödendiği anlaşılmakta olup, bu durumda yapılması gereken iş, fazla mesai tahakkukları içeren imzalı ücret bordrolarında yer alan tahakkukların zamlı olup olmadığının, bir başka deyişle davacıya yapılan gerçek bir ödeme olup olmadığının tespit edilmesi ve neticesine göre ödemenin zamlı ücret üzerinden yapıldığının anlaşılması halinde bu dönemin dışlanarak, aksi halde yapılan ödemenin mahsup edilerek fazla çalışma alacağına yönelik talebin yeniden değerlendirilmesidir. Mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.