MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkilinin davalının ticari kredi borcuna kefil olduğunu, ancak kredi borcu davalı tarafça ödenmeyince taraflar hakkında icra takibi başlatıldığını, bunun üzerine müvekkilinin dosya borcunun tamamı olan 38.500,00 TL"yi ödediğini ve alacaklıdan rücu belgesi aldığını, yine müvekkili tarafından aynı kredi borcuna ilişkin olarak alacaklı banka şubesine 13.441,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin yaptığı toplam 51.941,00 TL ödemeyi ve işlemiş faizi olan 3.435,15 TL"yi davalıya rücu etmek amacıyla davalı hakkında başlattığı icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek asıl alacağa yönelik itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 26/07/2013 havale tarihli dilekçesi ile 3.099,12 TL işlemiş faiz yönünden de itirazın iptalini talep ettiklerini, taleplerini bu şekilde ıslah ettiklerini belirtmiştir.
Davalı vekili, davacıya ait taşınmazların davacının kullanmak istediği kredi tutarı için yetersiz olması nedeniyle müvekkili adına kredi başvurusu yapıldığını, davacının da kefil olduğunu, ancak gerçek kredi borçlusunun davacı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalının dava dışı bankadan kullandığı ticari krediye davacının kefil olduğu, davalının borcunu ödememesi nedeniyle davacının 11/02/2009 tarihinde 13.441,00 TL, 14/09/2011 tarihinde 38.500,00 TL ödeme yaptığı, davacının ödediği 51.941,00 TL ve işlemiş faizi 3.099,12 TL"yi asıl borçlu olan davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.