Dolandırıcılık suçundan sanık ..."in beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından, sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hüküm, adı geçen sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ...’in, hemşehrisi olan katılana, kendisini Çalışma Bakanlığı’nda işe aldırabileceği vaadinde bulunarak para istediği, katılanın parası olmadığını bildirmesi üzerine adı geçen sanığın kardeşi olan diğer sanık ...’in bankadan 2.000 TL kredi çekerek verdiği, katılanın da bu parayı diğer sanığa verdiği, ayrıca katılanın iki farklı tarihte 375 TL parayı sanık ...’in hesabına yatırdığı, daha sonradan da katılanın sanık ...’e 3.000 TL bedelli bono verdiğinin iddia edildiği somut olayda, 1- Dosya kapsamında alınan beyanlara göre; sanık ..."in olayın en başından itibaren diğer sanıkla birlikte hareket ederek çektiği krediyi abisine verilmek üzere katılana verip, daha sonra da katılandan bono alarak üzerine atılı suçu işlediğini sabit olduğu gözetilmeden mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi, 2- Sanık ..."e yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.