Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8005
Karar No: 2017/14253
Karar Tarihi: 16.11.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/8005 Esas 2017/14253 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/8005 E.  ,  2017/14253 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- Borçlu ... İk. Hav. Is. Soğ. Tes. San. ve Tic. Ltd. Şti."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yargıtay ilamında belirtilen bozma sebepleri çerçevesinde işlem yapılarak karar verilmiş, bozma ile kesinleşen hususların yeniden temyiz sebebi yapılmasına usul hükümleri elvermemiş bulunmasına ve temyiz edilen kararda yazılı gerekçelere göre, adı geçen borçlu şirketin yerinde olmayan temyiz itirazlarının (REDDİNE),
    2- Borçlu ..."nin temyiz itirazlarına gelince;
    Alacaklı tarafından borçlular aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçluların icra mahkemesine başvurularında, yetki itirazı ile birlikte ödeme emri tebliğlerinin usulsüz olduğunu, dayanak belgenin boş olarak verildiğini, bononun tanzim yerinin olmadığını ileri sürerek, şikayetlerinin ve yetkiye itirazlarının kabulünü talep ettikleri, mahkemece, borçlu ..."nin usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, yetkiye ve borca yönelik itirazlarının reddine karar verildiği görülmüştür.
    İcra ve İflas Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK"nun 6. maddesi; "Genel yetkili mahkeme, dava açıldığı tarihte davalı gerçek ve tüzel kişinin yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirlenir", aynı kanunun 7. maddesi ise; "Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir" hükümlerini içermektedir.
    İİK"nun 50/1. maddesine göre; para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK"nun 447/2. maddesi atfıyla aynı Kanun"un yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takibe esas olan akdin yapıldığı yer icra dairesi de takibe yetkilidir.
    Buna göre, bonoya dayalı takip, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK. 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde (6102 Sayılı TTK"nun 777/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yeri olarak düzenlenme yeri kabul edilir) (HMK. 10. md.) ve ayrıca İİK"nun 50/1. maddesi son cümlesi uyarınca bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir.
    6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar, sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir.
    Anılan hükümler çerçevesinde, birden fazla borçlu varsa bunlardan birinin ikametgahında takip başlatılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm, borçlulardan birinin ikametgahındaki (onun için genel yetkili) icra dairesinde takip yapılması hali içindir.
    Tüm bu açıklamalar doğrultusunda, somut olayda; keşideci şirket ve alacaklı lehtar arasında İstanbul İcra Daireleri"nin yetkili olduğuna dair yetki sözleşmesi yapılmış ise de, avalist borçlu ... gerçek kişi olup mahkemece alınan ticaret odası belgelerinde ismi geçen ..."nin, şikayetçi borçlu ... olmadığı, farklı T.C. kimlik numarasının yazılı olduğu görülmektedir. Borçlu ..."nin tacir olduğuna ilişkin dosya içerisinde bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, alacaklı tarafından sunulan ticaret sicil gazetesinden, şirket ortağı olduğunun gözüktüğü, ancak sermaye şirketine ortak ya da yönetici olmak, tek başına o kişinin tacir olduğu anlamına gelmeyeceğinden ve dosyada tacir olduğuna ilişkin başkaca belge de bulunmadığından, HMK."nun 17. maddesi uyarınca yapılan yetki sözleşmesi avalist borçlu ..."yi bağlamaz.
    Öte yandan 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun “yetki itirazının ileri sürülmesi”ni düzenleyen 19. maddesinin 2. fıkrasında; “....Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz” hükmüne yer verilmiştir.
    Buna göre, borçlunun geçerli bir yetki itirazında bulunabilmesi için, icra dairesinin yetkisiz olduğunu ileri sürmesinden başka, yetkili icra dairesini de bildirmesi gerekir.
    Somut olayda; borçlunun, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunu, yetkili icra dairesinin ise, mernis adresi olan Kadıköy İcra Dairesi olduğunu iddia ettiği ve borçlunun ödeme emri tebliğ edilen adresinin de .../... olduğu görülmektedir. Buna göre icra takibinin de ... ... İcra Dairelerinde yapılması gerekmektedir. Bir başka anlatımla, takipte borçlu yönünden ... İcra Daireleri yetkisiz olup, yetkili icra daireleri ... ... İcra Daireleridir.
    O halde, mahkemece, yetki itirazının kabulü ile ... İcra Dairelerinin yetkisizliğine ve İstanbul Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğuna karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yetki itirazının reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlu ..."nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlu ..."nin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi