Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7518 Esas 2016/11062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7518
Karar No: 2016/11062
Karar Tarihi: 22.11.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7518 Esas 2016/11062 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/7518 E.  ,  2016/11062 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasında ... 9. Tüketici ile ... 23. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, ayıplı konut satışı nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
    ... 23. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    ... 9. Tüketici Mahkemesince ise uyuşmazlığın genel mahkemede çözülmesi gereğine değinilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
    28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun” (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1 maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
    Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
    Somut olayda; davacı ile davalılar arasında, davalıların maliki olduğu konutla ilgili satım sözleşmesi bulunduğu; davacının 30.000.-TL peşinat ödediği, kalan kısım için kredi çekmek üzere bankaya başvurduğu, banka tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda konutun projeye aykırı inşa edildiğinin ortaya çıkması üzerine davacının ayıplı satışı ileri sürerek sözleşmenin feshini ve ödediği bedelin iadesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Davalılar ticari ve mesleki anlamda profesyonel mal ya da hizmet satan kişi tanımına uymadığından ve konutun maliki durumunda olduğundan, uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına girdiği kabul edilemez. Bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/11/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.