5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/1946 Esas 2019/8288 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1946
Karar No: 2019/8288
Karar Tarihi: 13.05.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/1946 Esas 2019/8288 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın şoförlük mesleği nedeniyle kolaylık sağlayarak 5607 sayılı Kanuna aykırı davranışta bulunduğu suçundan mahkumiyeti ve buna bağlı olarak hak yoksunluğuna hükmedilmesiyle ilgili bir kararın temyiz incelemesi yapılmıştır. İnceleme sonucunda, sanık hakkında cezada artırım yapılmasına gerek olmadığı, hak yoksunluğuna hükmedilirken ayrım yapılmaksızın hüküm kurulması ve bilirkişi raporu alınarak sanık aleyhine sebep olmadığı giderlere hükmedilmesi gerektiği, TAPDK’nun davaya katılma hakkı bulunmamasına rağmen katılmasına karar verilmesinin yanlış olduğu, davaya katılmasına karar verilen Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği saptanmıştır. Temel cezada artırım yapıldıktan sonra hükmedilen adli para cezasında indirim yapılmaksızın fazla ceza tayini yanlış olup, 5237 sayılı TCK’nun 62. maddesi uyarınca indirim yapılması gerekmektedir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Kanun'un 4/4. maddesi, 5237 sayılı TCK'nun 53. ve 62. maddeleri, 6455 sayılı Kanun, TAPDK'nun davaya katılmaya ilişkin kanunları ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2019/1946 E.  ,  2019/8288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Sanığın mesleğinin şoförlük olmasının tek başına suçun işlenmesinde kolaylık sağlayan bir durum olmadığı gözetilmeden 5607 sayılı Kanun"un 4/4. maddesi uyarınca cezada artırım yapılması,
    2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilirken, anılan maddenin 1-c bendindeki hak yoksunluklarına hükmedilirken sanığın alt soyu ve alt soyu haricindekiler yönünden ayrım yapılmaksızın hüküm kurulması ve 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    3- Bandrolsüz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan sigaralar ile ilgili bilirkişi raporu alınarak sanık aleyhine sebep olmadığı yargılama giderine hükmedilmesi,
    4- Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun kapsamında TAPDK’nun davaya katılma hakkı bulunmamasına rağmen katılmasına kara verilmesi,
    5- Davaya katılmasına karar verilen Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de,
    5237 sayılı TCK’nun 62. maddesine göre indirim yapılırken temel cezada 5607 sayılı Kanun’un 4/4. maddesine göre artırım yapıldıktan sonra hükmedilen 7 gün adli para cezasında indirim yapılmaksızın fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafii ile katılan temsilcisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.