19. Ceza Dairesi 2019/26251 E. , 2019/8278 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
A) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,
Dosya kapsamındaki tutanaklar,kargo makbuzları; alınan sanık savunmaları ve tutanak mümzilerinin beyanları karşısında sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit olmakla mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de,
Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında; 18/04/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, İzmir Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2013/931 Esas ve 2014/221 Karar sayılı hükmün Dairemizce incelenerek 13/05/2019 tarihinde bozulmasına karar verilmesi,
Yine sanık hakkında 25/04/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davasının İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/795 Esas numarasıyla derdest olduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyalar getirtilip incelenerek mümkün olanların birleştirilmesi, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nun 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
B) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede
1- Sanıklara ait 202 karton bandrolsüz sigaranın ele geçirildiği olayda, suça konu eşyanın miktarı itibarıyla teşdit uygulanmasını gerektirecek bir özellik bulunmadığı halde, teşdiden hüküm kurulması,
2- Hüküm tarihinde hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan sanık hakkında TCK’nun 52/2. maddesi uyarınca adli para cezasının gün karşılığının tayininde gerekçe gösterilmeksizin alt hadden uzaklaşılması,
3- 5237 sayılı TCK’nun 52/4. maddesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceği ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
5- Suça konu bandrolsüz sigaraların 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi yerine 54/1. maddesi uyarınca müsadere edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve suça konu eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine de karar verilmesi,
6- Bandrolsüz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan sigaralar ile ilgili keşif yapılarak sanık aleyhine sebep olmadığı yargılama giderine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nin ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, tebliğnameye aykırı olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.