10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7590 Karar No: 2017/7311 Karar Tarihi: 26.10.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/7590 Esas 2017/7311 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/7590 E. , 2017/7311 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, faiz alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Kurumun hak ediş tarihinden itibaren ödediği emeklilik aylığı için faiz ödemesi yapmadığı, davacı, ödenmeyen faiz alacağı için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi alacak davası açtığı belirgindir. Mahkemece, ne belirisiz alacak davasının nede kısmi alacak davasının şartlarının olışmadığı gerekçesi ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davanın kısmi alacak davası türünde açılabilmesi için gerekli şartları taşıyıp taşımadığı noktasında toplanmaktadır. Kısmi davaya ilişkin 6100 sayılı Kanun"un 109. maddesi "" 1-Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir. 2-(Mülga fıkra: 01/04/2015-6644 S.K./4. md) 3-Dava açılırken, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hâli dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmez."" düzenlemesini içermektedir. ""Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz"" düzenlemesini içerir 2. fıkra 01.04.2015 tarih ve 6644 sayılı Kanun ile yürürlükten kalkmış ve anılan değişiklik yürürlüğe 11.04.2015 tarihinde girmiştir. Eldeki davada, faiz alacağının başlangıç tarihi, miktarı, hesaplama yöntemi birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi incelemesi gerektirdiğinden talep konusu miktarın tartışmasız ve açıkça bilinebiliyor olması mümkün değildir. Talep konusu niteliği itibariyle bölünebilir nitelikte de olduğundan kısmi dava açma şartlarının oluştuğunun kabulü ile davanın esasına girilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu dava şartının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.