12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/22847 Karar No: 2017/14217 Karar Tarihi: 15.11.2017
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/22847 Esas 2017/14217 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/22847 E. , 2017/14217 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK"nun 170/3. maddesi uyarınca icra mahkemesi, 68a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse, itirazın kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. Aynı maddenin 4. fıkrasında ise; icra mahkemesince itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötüniyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklının takip konusu alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın %10"u oranında para cezasına mahkum edileceği hususu düzenlenmiştir. Somut olayda, imzaya itiraz üzerine, Adli Tıp Kurumundan alınan raporda, söz konusu imzanın borçlunun eli ürünü olduğu ya da olmadığı yönünde bir tespite gidilemediğinin bildirildiği, bu rapor esas alınarak imzaya itirazın kabulü ile takibin durmasına ve alacaklının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verildiği görülmektedir. Toplanan delillere ve alacaklının yeniden bilirkişi raporu alınmasını talep etmemesine göre, borçlunun imzaya itirazının kabulüne karar verilmesi yerindedir. Ancak, mahkemece hükme esas alınan ve Adli Tıp Kurumunca düzenlenen raporda imzanın borçluya aidiyetinin tespit edilemediği bildirildiğinden ve dolayısıyla alacaklının senedi takibe koymada kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğu kanıtlanamadığından, tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 19/04/2016 tarih ve 2015/402 E. - 2016/241 K. sayılı kararının hüküm bölümünün tazminata ilişkin (2) nolu bendinin ve para cezasına ilişkin (3) nolu bendinin silinerek karar metninden tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.