Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/9362 Esas 2018/5282 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat


Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ..."nin, nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ..."ın beraatlerine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."ın kredi alması mümkün olmayan teyzesinin çocukları "na vermek üzere Denizbank Yüreğir Şubesi"ne başvurarak taksitli yatırım kredisi talebinde bulunduğu, 420.000,00 TL bedelli, 03.04.2008 tarihli kredi sözleşmesini imzalayarak teslim ettiği diğer sanık ..."nin kefil olarak daha önce veteriner olan oğlu için kredi başvurusunda bulunmasına rağmen ilgili bankadan olumlu cevap alamayan tanık ..."un atmış olduğu imzayı sanık ..."ın başvurusunda kefil imzası olarak kullandığı gibi, katılan ..."ın yerine kim olduğu bilinmeyen bir kişiye imza attırarak kefil olarak gösterdiği, kredi borcunun ödenmemesi nedeni ile katılan aleyhine kefil sıfatıyla icra takibi yapıldığı olayda;
Sanık ..."ın özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından beraatine ilişkin olarak;
Sanığın hükümden sonra 29.03.2014 tarihinde öldüğünün UYAP sistemi aracılığıyla MERNİS"ten temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Sanık ..."nin nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine ilişkin olarak;
Sanığın, banka prosedürlerine göre kredi bedelinin %50"sinin üzerindeki ipotek nedeni ile kefil olmaksızın kredi kullandırılmasının mümkün olduğuna dair savunması ilgili bankadan sorulup, yatırım kredilerinin kullandırılmasında taşınmaz ipoteği alınması halinde ayrıca kefil istenip istenmediği öğrenilmeden sanığın doğrulanmayan savunmasına itibar edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/07/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.