Esas No: 2021/25812
Karar No: 2022/17198
Karar Tarihi: 08.12.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25812 Esas 2022/17198 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kamu malına zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından mahkum edilmiştir. Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde eksik ceza tayini yapılmıştır ancak bu nedenle bozma yapılmamıştır. Kamu malına zarar verme suçundan zarar gören müştekinin durumu incelenerek katılan sıfatıyla kabul edilmesine karar verilmiştir. Ancak, sanığın etkin pişmanlık göstermemesi, zarar gören kurumun tazmin talebinin olmaması, katılanın vekalet ücretine hükmedilmemesi ve etkin pişmanlık indirimi hesaplama hatası yapılmıştır. Bu nedenlerle karar bozulmuştur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43, 168/1 ve 2, 237/2, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 260/1 maddeleri kararda detaylı bir şekilde değerlendirilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kamu malına zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın birden fazla polis memurunu tehdit etmek suretiyle suçu işlediği halde görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK'nın 43. maddesinin uygulanmayarak eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanığın temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Suçtan zarar gören ...’nın kovuşturma aşamasından haberdar edilmediği, 5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 19.10.2010 tarih, 2010/9-149 Esas ve 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere müştekinin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görüldüğünden, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca 16.04.2021 tarihli temyiz dilekçesinin katılma talebi niteliğinde olduğu kabul edilerek zarar gören müşteki ...’nın davaya katılan sıfatıyla kabulüne karar verilmekle yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak:
1-Sanığın katılan kurumun zararını karşılamadığı anlaşılmakla, kurumun tazmin talebi olmaması gerekçe gösterilerek etkin pişmanlık iradesi göstermeyen sanık hakkında şartları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini,
2-Katılan ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinin anlaşılması karşısında; katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi zorunluluğu,
3-Kabule göre de; sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK'nın 168/1. maddesi uygulanırken aynı kanunun 168/2. maddesindeki düzenleme de dikkate alınarak; etkin pişmanlık indiriminin 1/2 oranından fazla ancak 2/3 oranını geçmeyecek şekilde yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan kurum vekilinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 08.12.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.