MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında, katılanın bilgisi ve rızası dışında katılan adına Maşuk İnşaat isimli şirkete asansör montaj teklif mektubu imzalayarak verdiği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın; katılanın ürettiği asansörlerin montajını yaptığını, suça konu teklif mektubunu katılanın kendisine imzasız olarak verdiğini karşı tarafın teklif vermesinden sonra imzanın atılacağını söylediğini, kendisinin de paraf atarak Maşuk İnşaata verdiğini, karşılığında da katılanın alacaklı olduğu 16.500 TL bedelli senet aldığını ve katılana verdiğini beyan ettiği, özel belgede sahtecilik suçunun oluşması için belgenin kullanılmış olması gerektiği, söz konusu belgenin kullanılıp kullanılmadığının dosya kapsamından tam olarak anlaşılamadığı, bu nedenle maddi gerçeğin ve suçun unsurlarının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
1- Suça konu belgede imzası bulunan ... ile ... İnşaat isimli şirketin adres bilgilerinin tespiti ile adı geçenin ve şirket yetkilisi ya da yetkililerinin tanık sıfatıyla dinlenilerek; söz konusu teklif mektubunun sanık tarafından katılanın bilgisi ve rızası dahilinde kendilerine verilip verilmediği, karşılığında teklif mektubunda belirtilen işlerin yapılıp yapılmadığı ve yapılan işler karşılığında katılanın alacaklı olduğu 16.500 TL bedelli senet verilip verilmediğinin sorulması, verilmiş olması halinde, senedin aslının ya da onaylı örneğinin denetime olanak verecek şekilde dosya arasına konulmasından sonra sanık hakkında TCK"nin 211 maddesinin uygulanma koşullarınında oluşup oluşmadığında tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Suça konu teklif mektubunun kullanılmış olduğunun tespit edilmesinden sonra bu sebepten dolayı katılanın somut bir zararının olup olmadığı belirlenerek sanık hakkında TCK’nin 51. ve CMK’nin 231. maddelerinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, dava konusu yapılmayan İstanbul 5. İcra Müdürlüğü’nün 2013/4355 esas sayılı icra takip dosyasındaki borcun ödenmesi şartıyla erteleme kararı verilerek hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı,
3- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.