Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/450
Karar No: 2017/7379
Karar Tarihi: 17.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/450 Esas 2017/7379 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/450 E.  ,  2017/7379 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davaya konu Kayseri İli Melikgazi İlçesi 41 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında nev"i kısmında "...... Hümayunundan"" ....şerhi olduğu halde ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satışının yapıldığı ve davalı tarafa sehven %50 taviz bedeli düşülmeden tam olarak ödeme yapıldığı iddia edilerek 4.935 TL taviz bedeli ve 7.616 TL faiz olmak üzere toplam 12.552 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı tarafça davanın reddi talep edilmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, Dairemizin 23.11.2006 tarih 2006/15168E-5911K sayılı ilamı ile; "" 2.4.2004 gün ve 2003/1-2004/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararın"da açıklandığı üzere "....şerhi" kesinleşen kadastro tespitinden sonra 3402 sayılı yasanın 12/3 maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesini müteakip çap kaydına yazılmış ise; silinme (terkin) isteğinin kabul edilmesi gerektiği, bu kabulde (10 yıllık sürenin geçmiş olması halinde) vakıftan doğan hakkın TMK. 849. maddesi anlamında "gayrimenkul mükellefiyeti" niteliği taşımasının hukuki sonuç doğurmayacağı ve sürenin gözetilmesi zaruretini ortadan kaldırmayacağı, bununla birlikte 3204 sayılı kanunun 12/3 maddesini değiştiren ve 3.3.2005 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunan 5304 sayılı Kanun ile anılan hükmün vakıflara uygulanmayacağının öngörüldüğü, ne var ki yasanın yürürlüğe girdiği 3.3.2005 tarihine kadar taşınmaz malikinin kazanılmış haklarının saklı olduğu ve bu tarihe kadar öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre dolmuş ise bu süreden sonra tapuya kaydedilen ....şerhinin hüküm ifade etmeyeceği, eldeki davada tapu kayıtlarına ....şerhinin ne zaman işlendiği hususunda bir inceleme yapılmadığı, mahkemece öncelikle ....şerhinin tapuya işleme tarihi araştırılmalı hak düşürücü süre dolmadan tapuya işlendiği anlaşıldığı dolayısıyla, yukarıda açıklanan koşulları içeren hukuken geçerli ....şerhinin varlığı saptandıktan sonra uzman bilirkişi aracılığıyla sahih ya da gayrisahih vakıflardan olup olmadığının tespiti ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği""nden bahisle bozma kararı verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyma kararı verildikten sonra yapılan yargılama neticesinde; tapu sicil müdürlüğünden verilen cevapta, taşınmaz ....şerhinin 27.02.2001 tarihinde verildiği, kadastro tespitinin ise 1953 yılında yapıldığı, tespit tarihinden şerhin verildiği tarih arasındaki sürede 10 yıllık hakdüşürücü süre dolduğundan bu süre geçirildikten sonra tapuya kaydedilen ....şerhinin hüküm ifade etmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    Somut olayda; her ne kadar mahkemece taşınmaz ....şerhinin 27.02.2001 tarihinde verildiği belirtilmiş ise de dosya arasında bulunan, davaya konu taşınmaza ait tedavüllü tapu kayıtlarının incelenmesinde; kadastro tespitinin 1953 yılında yapıldığı, kadastro tutanağında "Bayrambey .... Evkafı Hümayunundan"" şerhinin yer aldığı, dolayısıyla kadastro tespiti yapıldığı tarihte ....şerhi bulunmakla yukarıda bahsi geçen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece; ....şerhinin kesinleşen kadastro tespitinden sonra 3402 sayılı yasanın 12/3 maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü süre içerisinde yazıldığı anlaşıldığından, işin esasına girilerek sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yukarıdaki gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı taraf yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi