Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/3439 Esas 2014/6414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3439
Karar No: 2014/6414
Karar Tarihi: 20.10.2014

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/3439 Esas 2014/6414 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/3439 E.  ,  2014/6414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 19/12/2013
    NUMARASI : 2013/566-2013/389

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, kooperatif aidatları ve işlemiş faizlerinin tahsiline yönelik yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edilmesi sonucu takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazın iptali ile takibin devamına ve takip konusu alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davalı kooperatiften noter kanalı ile gönderdiği ihtarname ile istifa ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı, icra takibinde 31.07.2010 ile 24.04.2011 tarihleri arasına ilişkin aidat alacağının tahsilini talep etmiş ise de, davalının noter ihtarı ile 03.12.2008 tarihinde kooperatif üyeliğinden istifa etmiş olduğu, dolasıyla istifa tarihinden sonra tahakkuk ettirilen aidat borçlarından sorumlu olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, aidat ve faiz alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davalının 25.11.2008 tarihinde istifa talebini noter aracılığıyla davacı kooperatife bildirdiği ve 03.12.2008 tarihinde davacıya tebliğ yapıldığı mahkeme ilamında belirtilmiş ise de, tebligat evrakının incelenmesinde, tebliğ edilecek mahallin kapalı olduğu gerekçesi ile tebligat parçasının mahalle muhtarına bırakıldığı anlaşılmıştır.
    Bilindiği üzere, Tebligat Kanunu"nun 21. maddesinde; ""Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih tebliğ tarihi sayılır."" hükmü yer almaktadır.
    Yukarıda değinilen düzenleme karşısında, ihbarnamenin davalı kooperatif adresindeki binaya yapıştırılıp yapıştırılmadığı belirsiz olduğundan 03.12.2008 tarihli tebligatın Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine uygun biçimde yapıldığını söyleyebilme olanağı olmadığı gibi, Kooperatifler Kanunu"nun 13. maddesi uyarınca istifaya ilişkin bildirimin davalı kooperatife ulaşıp ulaşmadığı da belli değildir.
    Hal böyle olunca, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.