15. Ceza Dairesi 2015/6707 E. , 2018/5252 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 257/1, 50/1-a ve 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanığın görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılan ..."nın Taşlıçay Yatılı Bölge İlköğretim Okulu kömür ihalesinden kaynaklanan alacağının tahsili için, Taşlıçay İcra Müdürlüğü"nün 2006/1 esas sayılı dosyası üzerinden alacaklı vekili sıfatıyla icra takibi başlattığı, katılan ile yaptığı sözlü anlaşmaya istinaden vekalet ücreti olarak kararlaştırdıkları 3.000 TL"yi peşin olarak almasına rağmen, dosya üzerinden ve haricen tahsil ettiği toplam 96.932,29 TL"den 40.000 TL"sini katılana verip kalan miktarı uhdesinde tuttuğu iddia edilen olayda;
Sanığın savunmalarında, katılanın vekili sıfatıyla yürüttüğü icra takibi sonucunda tahsil edilen paraları sanığa bizzat elden teslim ettiğini, bu paradan vekalet ücretinin tamamını alamadığını, vekalet ücretine mahsuben ödenen 3.000 TL"yi düştükten sonra kalan miktarı için bir ibraname düzenlediğini ve katılanın imzasını aldığını, sonrasında vekalet ücretinin kalan kısmını talep etmesi ve katılanın ortağı ile aralarında çıkan anlaşmazlık nedeniyle para paylaşımında sorun yaşaması nedeniyle kendisi hakkında şikayetçi olduğunu, katılandan alamadığı vekalet ücreti alacağına ilişkin açtığı davayı kazandığını ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini beyan etmesi, sanık ..."ün, ..."nın avukatı sıfatı ile hukuki yardımda bulunması ve buna karşılık avukatlık ücretini alamaması nedeniyle katılan aleyhine başlattığı icra takibine katılanın itiraz etmesi üzerine sanığın açtığı itirazın iptali davası sonucunda, Ağrı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 18/07/2007 tarih ve 2007/178 esas, 2007/268 karar sayılı ilamı ile davacı sanığın davasının kısmen kabulü ile dosyadaki bilirkişi raporuna göre belirlenen 9.861,86 TL vekalet ücreti üzerinden icra takibinin devamına karar verilmiş olması ve bu hükmün Yargıtay 13. Hukuk Dairesi"nin 17/04/2008 tarih ve 2007/15898 esas, 2008/5540 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiş olması, sanık tarafından ibraz edilen “ibranamedir” başlıklı belge içeriğine göre avukat sanığın katılan tarafından ibra edildiğinin anlaşılması, katılanın ortağı olup tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulan ..."ın, sanığın savunmalarını doğrulayarak, tahsil edilen paraların sanık tarafından bizzat kendisinin de bulunduğu ortamda katılana teslim edildiğini, ibraname içeriğinin doğru olduğunu ifade etmiş olması karşısında, sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği halde sanığın beraatı yerine mahkumiyetine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.