14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/3264 Karar No: 2010/4509 Karar Tarihi: 15.04.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/3264 Esas 2010/4509 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/3264 E. , 2010/4509 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 13.02.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki belirtmenin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacılar, ... ada 18 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında yer alan "Hibe işlemi gerçekleşinceye kadar tapuda işlem yapılmaması" şeklindeki belirtmenin terkinini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede imar uygulaması yapılırken davacıların düzenleme ortaklık payı karşılığı taşınmazlarını hibe edeceklerini belediyeye bildirdikleri daha sonra imar uygulamasının yapılarak kesinleştiği davacılar adına oluşan taşınmazda düzenleme ortaklık payı kesildiği ve İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca ikinci kez düzenleme ortaklık payı alma olanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydındaki belirtmenin terkini istemine ilişkindir. Dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar sütununda 17.06.1997 tarih 2655 yevmiye sayısı ile "... Belediyesince hibe işlemleri tamamlanıncaya kadar herhangibir işlem yapılmaması için şerh" şeklinde belirtme yapıldığı, bu belirtmenin dayanağının ise tarafların 24.07.1996 tarihli belediye başkanlığına verdikleri dilekçe ve bu dilekçeye bağlı olarak alınan 23.01.1997 tarihli encümen kararı olduğu anlaşılmaktadır. Anılan dilekçe ile davacılar imar düzenlemesi sırasında düzenleme ortaklık payı karşılığı hisse bağışında bulunmuşlardır. Borçlar Kanununun 234. ve devamı maddelerinde düzenlenen bağışlama hayatta olan kimseler arasında yapılan bir tasarruf olup bağışlama ile bir kimse karşılığında herhangi bir ivaz talep etmeksizin malın tamamını veya bir kısmını diğer bir kimseye temlik eder. Bağışlamaya konu mal menkul veya gayrimenkul olabilir. Borçlar Kanununun 237/2. maddesinde menkul veya gayrimenkul üzerindeki ayni hakların bağışlanması ancak tapu siciline kaydedilmekle tamam olur şeklinde düzenleme getirilmiştir. Eldeki davada resmi şekilde yapılmış bir bağışlama sözleşmesi bulunmamaktadır. Davanın kabulü bu nedenlerle de yerinde görüldüğünden hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.04.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.