21. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/6494 Karar No: 2009/3649 Karar Tarihi: 12.03.2009
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/6494 Esas 2009/3649 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2008/6494 E. , 2009/3649 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kocaeli 2. İş Mahkemesi TARİHİ : 28/02/2008 NUMARASI : 2008/2-2008/55
Davacı, davalı işveren nezdinde 01.04.1984-03.08.1993 tarihleri arası çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, konusuz kalan davada karar vermeye yer olmadığına karar vermiştir. Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, davacının 01.04.1984-03.08.1993 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı dava açıldıktan sonra öldüğünden ve dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Medeni Kanun"un 27/1. maddesi gereğince dava devam ederken taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur. Bu nedenle, davaya ölen tarafa karşı veya onun tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız öleni ilgilendiren, yani mirasçılarına geçmeyen haklara ilişkin davalar, tarafın ölümü ile konusuz kalır, bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı veya mirasçıları tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız ölen tarafı ilgilendirmeyen, yani mirasçıları da ilgilendiren, mirasçıların malvarlığı haklarını etkileyen davalar tarafın ölümü ile konusuz kalmaz. Bu davalara, ölen tarafın mirasçılarına karşı veya mirasçılar tarafından devam edilir. Mirasçıları da ilgilendiren davalar, ölen tarafın mirasçılarına geçen alacakları, hakları ve mallarına ilişkin davalardır. Sosyal güvenlik hakkına ilişkin davalar, hak sahibi olan mirasçıları da ilgilendiren davalardır. Davanın taraflarından birinin ölümü ile, mirasçıları davada kendiliğinden o tarafın yerini alırlar. Yani ölüm anından itibaren davanın tarafı artık mirasçılardır. Ölen tarafın mirasçıları mahkemeye başvurarak davaya devam edilmesini isterlerse sorun yoktur, davaya mirasçılar ile diğer taraf arasında devam edilir. Ölen tarafın mirasçıları mahkemeye başvurarak davaya devam edilmesini istemezlerse diğer taraf ölen tarafın mirasçılarına tebligat yapılmasını ve mirasçıların duruşmaya çağrılmasını isteyebilir. Mirasçılar duruşmaya gelmez, karşı tarafta mirasçılara tebligat yapılmasını istemez ise hakimin resen ölenin vukuatlı aile nüfus kaydını getirterek mirasçılarını tespit edip ölen tarafın tüm mirasçılarını duruşmaya çağırması gerekir.Ölen tarafın mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler. Ölen tarafın mirasçılarından bazısı duruşmaya gelmezse gelmeyen mirasçıların davaya katılmasını, olmazsa terekeye bir temsilci atanmasını sağlamak için gelen mirasçıya mahkemece bir süre verilir, terekeye temsilci atanınca, tereke temsilcisi davaya devam eder. Ölen tarafın bir vekili varsa, ölümle vekaletin sona ermesine rağmen vekaletin nihayet bulması müvekkilin menfaatlerini tehlikeye koyduğundan mirasçıları bizzat işleri görebilecek hale gelinceye kadar vekil vekaleti ifaya devam ile mükellef olduğundan vekilin mirasçıların isimlerinin tespiti, duruşmaya çağrılmaları ile ilgili işlemler tamamlanıncaya kadar duruşmalara gelmesi ve bu konuda yapılacak işlemlerle ilgili olarak mahkemeye yardımcı olması gerekir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek davacının dava açıldıktan sonra öldüğü ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve aykırı olup bozma nedenidir. O halde,davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Kurumun avukatlık ücretine ilişkin itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 12.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.