11. Hukuk Dairesi 2015/12286 E. , 2016/9662 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/05/2015 tarih ve 2014/1472-2015/473 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından fatura düzenlenen 1 adet 2.685,51 TL bedelli Alternatörün, müşterisi dava dışı Gelecek ...."ye gönderim için davalının ... şubesine teslim edildiğini, emtianın davalıya teslim edildiğine ilişkin ambar tesellüm fişi düzenlenip müvekkiline teslim edildiğini, emtia alıcısı Gelecek ...."nin, ... şirketi tarafından emtianın kendilerine teslim edilmediğini bildirmesi üzerine davalıya emtianın akıbetinin sorulduğunu, olumsuz yanıt verildiğini, müvekkilinin oyalandığını, davalı yanın kusuru nedeni ile mağdur olduğunu, satışını yaptığı, teslimini yapamadığı bir emtiayla ilgili fatura kesmek zorunda kaldığını, zararların ödenmediğini iddia ile, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, kaybolan ürün bedeli olan 2.698,51 TL"nin davalıya teslim tarihi olan 15/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kayıp kargo iddiasıyla 2.698,50 TL tazminat talebi ile açtığı davada davacının dayandırdığı ambar teslim tesellüm fişinin davacının tazminat talebini ispata yarar nitelikte olmadığını, ambar tesellüm fişindeki kayıtların kargo içeriğinin tespitine elverişli olmadığını, davacının tazminat talep edebilmesi için faturayı ibraz etmesi ve taşıma sözleşmesinin tarafı olması gerektiğini, TTK 786 maddesi gereği; davacının taşıma sırasında beyan etmediği kıymetli eşya nedeni ile müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafça davalı taşıma şirketinin kabulünde olan taşıma sözleşmesi ile teslim edilen kolinin gideceği adrese teslim edilmediği, davalı vekili teslim edilen koli ile ilgili taşıma faturası olmadığı, kıymetli eşya olduğunun belirtilmediğinden bahisle değerine
itiraz ettiği, tanıklar koliyi gideceği adrese götürdükleri, ancak hasarlı olduğunu belirtip almadıklarını beyan ettikleri, kolinin istenmesine rağmen bilirkişi incelemesi için hazır edilmediği, yeri bildirilmediği (2 yıllık dava süresince), davacının kurumsal müşterileri olduğu kolinin ... marka olup tanık beyanlarına göre içinin açıldığı, içinde oto yedek parçası olduğu anlaşılmakla, davacının ibraz ettiği faturanın taşınan şeye ait olduğu ve kolinin halen durduğu belirtilmiş ise de, bu durum ispatlanamadığından malzemenin taşıma sırasında kaybolduğu veya zarar gördüğü gerekçesiyle, davacının bedelini istemekte haklı olduğundan, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 137,34 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.