Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/9244 Esas 2016/1290 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9244
Karar No: 2016/1290
Karar Tarihi: 09.02.2016

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/9244 Esas 2016/1290 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, çocuğun iş yerine izinsiz girmesi, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak mala zarar verme suçuna dair mahkumiyet kararı, zamanaşımı süresinin geçmesi sebebiyle bozulmuştur. Hırsızlık suçuna dair mahkumiyet kararı ise sanığın adli sicil kaydı ile örtüşmeyen bir şekilde cezanın bireyselleştirilmesi esnasında değerlendirme yapılmayarak eksik ceza tayini yapıldığı gerekçesiyle de bozulmuştur. İş yerine izinsiz girmesi sebebiyle işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden ise yasa gereği objektif ve subjektif koşulların değerlendirilmediği için cezanın bireyselleştirilmesine yönelik ölçütlerle çelişir şekilde hüküm verilmesi sebebiyle de karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'dur.
17. Ceza Dairesi         2015/9244 E.  ,  2016/1290 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    A-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
    Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151/1, 31/3. maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunun, aynı Yasanın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan zamanaşımına bağlı olduğu ve hüküm tarihi olan 03.07.2009 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar 66/1-e, 66/2 maddelerinde belirtilen zamanaşımı süresinin geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."ün temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    B-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanığın, eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b. maddesinde tanımlanan suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 2 yıl hapis olduğu ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 24. maddesi gereğince uzlaşmaya bağlı olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, TCK"nın 142/1-b, 143, 31/3. maddeleri uygulanması neticesinde belirlenen 1 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasından TCK"nın 62. maddesi ile 1/6 oranında indirim yapılması sonucu “1 yıl 2 ay 13 gün” hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken “1 yıl 2 ay 11 gün” hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini,
    3-Müştekiye ait işyerine girerek hırsızlık yapan suça sürüklenen çocuğun, işyerine izinsiz girmesinin 5237 sayılı TCK"nın 116/2. maddesinde tanımlanan işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden “müstakil bir zarar” yaratmadığı, suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde sabıkalı olmadığı, hırsızlık suçundan ayrıca cezalandırılmalarına karar verildiği dikkate alındığında; işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan uygulama yapılırken, “müştekinin zararının karşılanmaması ve sabıkalı olması nedeniyle” biçiminde somut olay ve sanığın adli sicil kaydıyla örtüşmeyen 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde yer alan “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” müessesesinde, suça sürüklenen çocuk yönünden yasanın öngördüğü objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeden, cezanın bireyselleştirilmesine yönelik kabul edilen ölçütlerle çelişir şekilde 5271 sayılı CMK"nın 231/5-14. madde ve fıkralarının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."ün temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son. maddesinin gözetilmesine, 09.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.