Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/14881 Esas 2016/3310 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14881
Karar No: 2016/3310
Karar Tarihi: 21.03.2016

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/14881 Esas 2016/3310 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/14881 E.  ,  2016/3310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda; yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..." ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    KARAR

    Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, mülkiyeti kendisine ait 430 ada 283 parsel sayılı taşınmazda bulunan 3 nolu bağımsız bölümü, ihtiyaçlarının karşılanacağı, bakım ve gözetim başta olmak üzere, her konuda destek olunacağı vaadine inanarak, intifa hakkı üzerinde kalmak kaydıyla, çıplak mülkiyetini davalıya bağışladığını, ancak vaatlerin yerine getirilmediğini, iradesinin yanıltıldığını, taşınmazın iadesi için yapılan başvurunun reddedildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen savunmada bulunmamıştır.
    Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “.... 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 12. maddesi uyarınca; hükmi şahıslara yapılacak tebliğin, yetkili temsilcilerine yapılması gerekir. Somut olayda anılan hükme göre davalıya yapılan tebligat geçersiz olup, davalının savunma hakkının kısıtlandığı tartışmasızdır. Dava dilekçesinin usulüne uygun olarak davalı vakfın merkezine tebliğ edilmesi, taraf teşkilinin sağlanması, davalıya savunma hakkı tanınması ve ondan sonra işin esası bakımından karar verilmesi gerektiği....” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulup eksiklik giderildikten sonra davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 430 ada 283 parsel sayılı taşınmazdaki mesken nitelikli 3 nolu bağımsız bölümün, davacı tarafından 10/06/1997 tarihinde, intifa hakkını üzerinde bırakarak kayıtsız şartsız davalıya bağışlandığı, eldeki davanın 06/07/2010 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; 818 sayılı Borçlar Kanununun 244 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 295. maddesinde bağıştan rücu koşulları düzenlenmiş olup, eldeki davadaki temlik kayıtsız şartsız bağış niteliğinde olduğundan, davalının bağış koşullarını yerine getirmediğinden söz edilemeyeceği gibi, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu da söylenemez.
    Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın kabul edilmiş olması doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazı yerindedir. Hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.03.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.