
Esas No: 2014/15191
Karar No: 2016/3306
Karar Tarihi: 21.03.2016
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/15191 Esas 2016/3306 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki olduğu 1248 ada 38 parsel sayılı taşınmazda yer alan 23 ve 25 nolu bağımsız bölümlerin bir bölümünü komşu bağımsız bölüm maliki davalının mimari projeye aykırı olarak, kendi bağımsız bölümüne kattığını ileri sürüp, elatmanın önlenmesini, ecrimisil ve yıkım istemiştir.
Davalı, 1248 ada 38 parsel sayılı taşınmazdaki 24 nolu bağımsız bölümün maliki iken dava açılmadan önce taşınmazı devrettiğini, davacıya ait taşınmazlara fiili müdahalesinin olmadığını, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava tarihi itibari ile davalının dava konusu 24 nolu bağımsız bölümün maliki olmadığı, bilirkişi tarafından bir müdahalenin saptanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “....davalının komşu 24 nolu bağımsız bölümü dava tarihinden önce dava dışı şirkete satmış olmakla beraber fiilen kullanımının devam edip etmediği ve projeye aykırı kullanımın olup olmadığının saptanmadığı, mahallinde yeniden uzman bilirkişi heyeti ile birlikte keşif yapılarak, dava konusu bağımsız bölümlere fiilen kim tarafından ve ne şekilde müdahale edildiğinin ve bağımsız bölümler arasındaki duvarın projeye aykırı olarak kim tarafından inşa edildiğinin belirlenmesi, elatma nedeniyle zararın meydana gelip gelmediğinin ve zararın ne şekilde giderebileceğinin saptanması; duvarın yıkımı ile yeniden yapılması masraflarının Kat Mülkiyeti Yasasının ilgili hükümleri ve Türk Medeni Yasasının 750. maddesi hükümleri de gözetilmek suretiyle karara bağlanması, öte yandan; kendisine husumet tevcih edilen 24 nolu bağımsız bölümün dava tarihinden öncesi için müdahalesinin bulunması halinde malikin taşınmazı satması ve fiili kullanımına son vermesine rağmen ecrimisilden sorumlu olacağının düşünülmesi ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulup, soruşturma tamamlandıktan sonra davalının taşınmazı sattığı ve fiilen kullanmadığı, 24 nolu bağımsız bölümün davacıya ait 23 ve 25 nolu dükkanlara tecavüzünün bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olup, yapılan incelemede; Tetkik Hakimi ..." ın raporu okundu, düşüncesi alındı, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle; davacının 23 ve 25 nolu bağımsız bölümlerin maliki olduğu, davalının 24 nolu bağımsız bölümü davadan önce dava dışı kişiye satış suretiyle temlik ettiği ve dava tarihi itibariyle kullanımının olmadığı, elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri bakımından 24 nolu bağımsız bölümün maliki aleyhine açılması gerektiği, ecrimisil isteği bakımından ise, bağımsız bölümlerin uzun süredir bu şekilde kullanıldığı, bu haliyle davalının kötü niyetinden söz edilemeyeceği, dolayısı ile ecrimisilden de sorumlu tutulamayacağı gözetilerek davanın tümden reddinde bir isabetsizlik olmadığına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.