1. Ceza Dairesi 2014/3898 E. , 2014/4388 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Genel güvenliğin tehlikeye sokulması, kasten yaralama
HÜKÜM : 1) Sanık ... için; TCK.nun 86/1-3-e, 87/1-a, 87/3, 62, 53, 54 maddeleri uyarınca; 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2) Sanık ... için; TCK.nun 86/1-3-e, 87/3, 62, 53 maddeleri uyarınca; (3 yıl 4 ay hapis cezası), TCK.nun 170/1-c, 62, 53 maddeleri uyarınca; 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
TÜRK MİLLETİ ADINA
1) Sanık ... müdafiinin yasal süresinde vermiş olduğu 17.04.2013 tarihli süre tutum dilekçesi ile hükmü sadece sanık sıfatıyla temyiz ettiği anlaşılmakla, yasal süresinden sonra müşteki sıfatıyla 05.06.2013 tarihinde yaptığı temyiz isteminin CMUK"un 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, sanık ..."in aynı zamanda müşteki sıfatının bulunması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 234. maddesindeki haklarının hatırlatılmadığından bahisle bozma öneren tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
2) A) Sanık ... hakkında "genel güvenliğin tehlikeye sokulması" suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."in "genel güvenliğin tehlikeye sokulması" suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık ... müdafiinin bu suç yönünden bir nedene dayanmayan temyiz itirazının reddiyle hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (ONANMASINA),
B)Sanık ... hakkında mağdur ..."a yönelik, sanık ... hakkında ise mağdur ..."e yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Gerekçeli kararın Anayasa"nın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 232. maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiği, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde ayrı ayrı gösterilmesi ve hangisinin hangi sebeple diğerine üstün tutulduğu belirtilerek, ulaşılan kanaat ile sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesinin yapılması, sanıklar arasındaki kavganın kim tarafından başlatıldığının tespiti ile haklarında 5237 sayılı TCK’nın 25, 27, 29. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması, sonucuna sanıkların hukukî durumlarının belirlenmesi gerektiği düşünülmeyerek, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar... müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin öncelikle bu nedenle kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 13/10/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.