6136 sayılı Yasaya aykırılık ve kasten yaralama - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/10641 Esas 2017/11257 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve kasten yaralama
HÜKÜM : Hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine göre sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1- Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükümde;
a- Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün, 2008/11-250 esas, 2009/13 sayılı kararında; 5237 sayılı TCK.nun tekerrür hükümlerinin uygulanması için 58. maddesinde öngörülen sürelerin geçmiş olduğu hallerde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarının değerlendirilmesinde olumsuz koşul olarak kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Bu hale göre sabıkasının infaz tarihinden itibaren TCK.nun 58. maddesinde zikredilen 3 yıllık sürenin geçmiş olması nedeniyle silinme koşulları oluştuğu anlaşılan sanık hakkında, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmaması da nazara alınarak hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun"nun 562. maddesiyle değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükümde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b- Kabul ve uygulamaya göre de;
6136 sayılı Yasanın 13/1. madde ve fıkrası uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan adli para cezasına esas alınan tam günün 30 günden az olamayacağının gözetilmemesi,
2- Kasten yaralama suçundan kurulan hükümde;
Sanığın alacak meselesi nedeniyle katılan ile görüşmesi sırasında katılanın kendisine küfür ettiğini söylemesi karşısında, sanık hakkında TCK.nun 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik indiriminin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 1-b no.lu bozma nedeni yönünden ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 12.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.