2863 sayılı Kanuna aykırılık - mühür bozma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2505 Esas 2021/1936 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2505
Karar No: 2021/1936
Karar Tarihi: 23.02.2021

2863 sayılı Kanuna aykırılık - mühür bozma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2505 Esas 2021/1936 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, doğal sit alanı içerisindeki bir parsel üzerine 2 katlı prefabrik yapı yaptırmak suçundan mahkûm olmuştur. Ayrıca, aynı alanda yapı çalışmalarına devam ederek mahkûmiyet hükmünü ihlal etmiştir. Sanık, mühür bozma suçundan da 3000 TL adli para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, mühür bozma suçuna ilişkin temyiz talebi reddedilmiştir. Öte yandan, doğal sit alanına zarar vermek suçundan sanığın eyleminin ikinci bir suç teşkil etmediği, önceki dosyadaki eylemi ile bu dosyadaki eylemi arasında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilerek sanığa beraat kararı verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
1. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 65/1 maddesi
2. Türk Ceza Kanunu’nun 62/1, 52/2, 53/1, 203, 52/2-4 maddeleri
12. Ceza Dairesi         2018/2505 E.  ,  2021/1936 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, mühür bozma
    Hüküm : 1-2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62/1, 52/2, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet,
    2-TCK’nın 203, 62/1, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet.

    2863 sayılı Kanuna aykırılık ve mühür bozma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- Mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 Karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar, 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL"ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL. dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, sanık hakkında mühür bozma suçundan 21.10.2014 tarihinde verilen 3000 TL adli para cezasından ibaret mahkumiyet hükmüne karşı suç vasfına ilişkin herhangi bir temyiz istemi de bulunmadığından sanık müdafinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
    2-2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise;
    Sanığın I. ve III. derece doğal sit alanı içerisindeki 146 ada 20 parsel nolu taşınmaz üzerine 2 katlı prefabrik yapı yaptırdığından bahisle hakkında, 17/12/2013 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, Çaykara Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/289 Esas sayılı dosyasında sanığın mahkumiyetine karar verildiği, iddianame tanziminden sonra, 10/04/2014 tarihli tutanak ile, sanığın aynı yerde eylemlerine devam ettiği, iki prefabrik binayı birbirine bağlayacak şekilde tuğladan inşa edilen, duvarları yapılmış, çatısı tamamlanmamış kısım ile, alt kısmı istinat duvarı yapılmış, üst kısmı ise betonarme çıkartma şeklinde bulunan kısım inşa edildiğinin tespit edildiği ve eldeki kamu davasının açıldığı, mahallinde icra edilen keşif neticesinde alınan bilirkişi raporu ile; sanığın dava konusu eylemleri ile sit alanının doğal yapısına zarar verdiği anlaşılmakla;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın devam eden eyleminin ikinci suçu oluşturmayacağına, önceki dosyadaki eylemi ile eldeki dosyadaki eylemi arasında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğine, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 23/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.