6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/981 Esas 2019/8171 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/981
Karar No: 2019/8171
Karar Tarihi: 09.05.2019

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/981 Esas 2019/8171 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan sanık hakkında verilen açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği, ancak denetim süresi içinde başka bir suç işlediği gerekçesiyle hükmün açıklandığı belirtiliyor. Kararda, suç tarihi itibariyle sanığın yararına olan zamanaşımı süresinin gözetilmediği ve bu nedenle kararın bozulduğu belirtiliyor. Kanunun açıklandığı şekli ile detaylı bir bilgi sunulmamıştır. Ancak, kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri, CMK'nun 231/8-c maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2019/981 E.  ,  2019/8171 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Sanık hakkında 6831 sayılı Kanuna aykırılık eylemiyle ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 21/02/2011 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 12/02/2012 tarihinde işlediği başka kasıtlı suçtan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nun 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede, suç tarihi itibariyle sanığın lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin hüküm tarihinde gerçekleşmiş olduğunun gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 09.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.