Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8961
Karar No: 2016/1252
Karar Tarihi: 09.02.2016

Hırsızlık - suç eşyasının satın alınması - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/8961 Esas 2016/1252 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/8961 E.  ,  2016/1252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, suç eşyasının satın alınması
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
    Suça sürüklenen çocuk ..."nın diğer suça sürüklenen çocuklar ... ve ... ile aralarında menfaat çatışması olması nedeniyle, kendisine Avukat ..."ın müdafii olarak atandığı, kararın suça sürüklenen çocuk ... müdafii Avukat ..."ın yüzüne karşı verildiği, müdafii tarafından hükmün temyiz edilmediği gibi her ne kadar Avukat ..."in temyiz dilekçesinde suça sürüklenen çocuk ..."nın ismi belirtilmiş ise de Avukat ..."in suça sürüklenen çocuk ... müdafii olmadığından temyize hak ve yetkisi bulunmadığının anlaşılması karşısında, Avukat ..."in suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki temyiz talebinin CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    II-Diğer temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;
    Her ne kadar 18.1.2011 tarihli karar sanık ..."ın yüzüne karşı verilmiş ise de hükmün son paragrafında “tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren” denilmek suretiyle temyiz süresinin başlangıcı hususunda sanığın yanıltıldığının anlaşılması karşısında hükmün 1.3.2011 tarihinde tebliği üzerine sanığın, 3.3.2011 tarihli temyiz talebinin süresinde ve geçerli olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
    Hüküm fıkrası ve gerekçesinde suça sürüklenen çocuklar hakkında temel ceza alt sınırdan belirlendiği halde, her bir sevk maddesinin kendi içinde ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğinden, atılı hırsızlık suçunun geceleyin saat 02.30 sıralarında işlenmesi nedeniyle TCK"nın 143. maddesi uyarınca azami had üzerinden 1/3 oranında arttırım yapılması ile ilgili mahkeme kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, bu yönde bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Temyiz incelemesine konu dosyada 5.8.2008 tarihli eylem nedeniyle de dava açıldığı halde her hangi bir karar verilmediği görülmekle, aynı eylem nedeniyle açılmış Bismil Asliye Ceza Mahkemesi"nin 14.2.2012 tarih 2012/150 sayılı kararı sonrası ... hakkında 5.8.2008 günlü eylem bakımından verilen mahkumiyet hükmünün kesinleştiği dikkate alınarak aynı tarihli eylem bakımından suça sürüklenen çocuklar ... ve ... ile sanık ... hakkında işlem yapılıp yapılmadığının araştırılması ile elde edilecek sonuca göre bu eylem yönünden de mükerrer dava bulunup bulunmadığı da tartışılarak dava zamanaşımı süresi içinde 5.8.2008 günlü eylem bakımından karar verilmesi olanaklı kabul edilmişir.
    Dosya kapsamından; Bismil Cumhuriyet Başsavcılığının 26.12.2008 tarih 2008/422 numaralı iddianamesi ile suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında katılan kuruma yönelik 22.4.2008, 5.5.2008 ve 5.8.2008 tarihli eylemler nedeniyle cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığı, Bismil Cumhuriyet Başsavcılığının 26.12.2008 tarih 2008/423 numaralı iddianamesi ile de sanık ..."ın “2008 yılı Nisan-Mayıs ayları ile 8.8.2008 tarihli eylemler bakımından cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının Bismil Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/50 Esasına kaydedildiği, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davasının 20.2.2009 tarih 2009/68 sayılı karar ile sanık ... hakkında derdest bulunan 2009/50 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, mahkemece 18.1.2011 tarih 2011/242 sayılı karar ile sanık ... ve suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında katılan kuruma yönelik 22.4.2008 tarihli eylem bakımından beraat kararı verildiği; 5.5.2008 tarihli eylem bakımından ise mahkumiyet hükmü kurulduğu, 5.8.2008 tarihli (sanık ... bakımından suç tarihi 8.8.2008 olmakla) herhangi bir hüküm tesis edilmediğinin anlaşılması karşısında;
    UYAP sorgulamasından; Bismil Cumhuriyet Başsavcılığının 16.3.2009 tarih 2009/356 ve 2009/357 numaralı iddianame ile sanık ... ve suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında katılan kuruma yönelik 5.5.2008 günlü eylem ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5.8.2008 günlü eylem bakımından açılan kamu davası sonrası Bismil Asliye Ceza Mahkemesinin 14.2.2012 tarih 2012/150 sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk ..."nın 5.8.2008 günlü eylem bakımından mahkumiyetine; suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında 5.8.2008 günlü eylem bakımından suç duyurusunda bulunulmasına; suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında 5.5.2008 günlü eylemler ile sanık ..."ın atılı suçtan ayrı ayrı beraatine ilişkin hükmün temyiz talebi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 2.12.2013 tarih 2013/28219 sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği görülmekle; 5.5.2008 tarihli eylem bakımından suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... ile sanık ... hakkında mükerrer dava bulunması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmeden, yargılamaya devamla, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    1-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."nın atılı suçu işlediklerine dair her hangi bir delil bulunmadığı, sanık ..."nin suça konu kabloları ... ve temyiz dışı..."den aldığını beyan ettiği anlaşılmakla, suça sürüklenen çocukların beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    3-Suça sürüklenen çocuklar hakkında hazırlanan sosyal inceleme raporu ve adli tıp giderinin Çocuk Haklarına Dair Sözleşme"ye aykırı olarak suça sürüklenen çocuklardan tahsiline dair yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5.5.2008 günlü eylem bakımından bozma nedenlerinin hükmü temyize getirmeyen suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."ya sirayetine, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi