5. Hukuk Dairesi 2018/3922 E. , 2019/14734 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı idare vekili ile davalının istinaf başvurusu üzerine... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile HMK"nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekili ile davalı tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili ve davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince kabulü ile 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar davacı idare vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince dava konusu taşınmazlardan ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi arsa niteliğindeki 560 ada 2 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine; 299 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise kabulü ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/281E. -2017/163 K. sayılı kararı ortadan kaldırılarak, arazi niteliğindeki 299 parsel sayılı taşınmazın ilk derece mahkemesince % 5 oranında uygulanan kapitalizasyon faiz oranının sulu tarım arazisi niteliğinde olduğundan bahisle % 4 oranında uygulanarak ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün 2016 yılı maliyet cetveli kullanılarak hesap yapılmak suretiyle tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden HMK"nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verildiği anlaşılmıştır.Dava konusu 560 ada 2 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; Dairemizce aynı gün incelenen ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgulama sitesinden edinilen bilgilere göre dava konusu 299 parsel sayılı taşınmaza çok yakın olan aynı kamulaştırma kapsamında kamulaştırılan ve aynı değerlendirme tarihi itibariyle arsa niteliğinde değerlendirme yapılarak bedel belirlenen ... Mahallesi 125 ada 8 parsel sayılı taşınmazla ilgili ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/323 E. 2017/222 K. sayılı kararının Dairemizce de uygun bulunduğu gözetildiğinde dava konusu 299 parsel sayılı taşınmazın imar durumu kapsamlı şekilde belediye başkanlığından sorulmadan eksik inceleme ile arazi olarak değer biçilen rapor inandırıcı ve hükme esas alınacak nitelikte değildir.Dava konusu 299 parsel sayılı taşınmazın değerlendirme tarihi olan 08.06.2016 tarihi itibariyle imar planı içerisinde olup olmadığı, imar planı içerisinde ise tarihi, ölçeği ve türlü (1/1000, 1/5000, 1/25000, Uygulama, nazım...) araştırılarak 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde olmadığının tespiti durumunda belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun olup olmadığı diğer ölçekli plan dahilinde ise plandaki konumu, plan kapsamında alınma amacı, yerleşim yerine uzaklığı, şehrin gelişme istikametinde olup olmadığı hususları ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan sonra, taşınmazın arsa niteliğinde mi yoksa arazi niteliğinde mi olduğu açıklığa kavuşturularak; arsa niteliğinde olduğunun anlaşılması halinde; Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Bu nedenle taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin ve davalının temyiz itirazları yerinde olduğundan şimdilik sair hususlar incelenmeksizin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin hükmünün açıklanan nedenlerle HMK’nun 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 25/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.