Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9684
Karar No: 2016/1454
Karar Tarihi: 08.02.2016

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/9684 Esas 2016/1454 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/9684 E.  ,  2016/1454 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Hüküm : Davanın Reddi


    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5271 sayılı CMK"nın 142/1-a maddesinde karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar ve hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabileceğinin hüküm altına alındığı, bu kapsamda davacının katılan sıfatıyla dahil olduğu tazminat talebinin dayanağı olan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 27.03.2013 tarih, 2007/843 esas, 2013/455 karar sayılı beraat hükmünün davacı yönünden 30.05.2013 tarihinde kesinleştiği ve davacının aynı dosya kapsamında el konulan aracının iadesi hususunda başvurması üzerine, 25.06.2013 tarihli ek kararla dava konusu aracın iadesine karar verildiği ve söz konusu kararın da itiraz edilmeksizin kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece davacının aracın iadesine ilişkin teslim tutanağının düzenlendiği 05.07.2013 tarihinde beraat hükmünün kesinleştiğini öğrenmiş sayılacağı ve bu tarihten dava tarihine kadar üç aylık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Temel hak ve hürriyetlerin korunması” başlığı altındaki 40. maddesinin ikinci fıkrası gereğince; “Devlet, işlemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü ile bireylerin yargı ya da idari makamlar önünde haklarını sonuna kadar arayabilmelerine kolaylık ve imkan sağlamayı amaçlamış, son derece dağınık mevzuat karşısında kanun yolu, mercii ve sürelerinin belirtilmesini, hak arama, hak ve hürriyetlerin korunması açısından belirtilen hususlara uyulmasını zorunlu kılmıştır.
    Bu hükme paralel olarak 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu"nun 34. maddesinin 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir.” Aynı Kanunun 231. maddenin ikinci fıkrasında, “Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir.” Üçüncü fıkrada “Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hal varsa bu da bildirilir.” amir hükmü yer almaktadır. Kanunun 232/6. maddesinde ise; “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Yasal düzenlemelere bakıldığında; gerek yüze karşı verilen, gerekse yoklukta verilen karar ve hükümlerde yasa yolunun, süresinin, merciin ve şeklinin belirtilmesi ve bu hususların karara yazılması zorunlu kılınmıştır. Somut olayda tazminat talebinin dayanağı olan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 27.03.2013 tarih, 2007/843 esas, 2013/455 karar sayılı beraat hükmünde ve gerekse 25.06.2013 tarihli ek kararda davacıya tazminat talep etme hakkının hatırlatılmamış olması karşısında, davacının vekili aracılığıyla 24.12.2013 tarihinde dava dilekçesi vererek üçüncü kişi olan sanıklar hakkında verilen beraat hükmünün ve talebi üzerine verilen ek kararın kesinleşme tarihinden itibaren yasal bir yıllık hak düşürücü sürede dava açtığının anlaşılması karşısında, davanın maddi tazminat talebi ile sınırlı olarak kabulü ile bu kapsamda yediemin (otopark) ücreti, tahakkuk eden vergi gecikme zammı ve varsa tamir bakım masrafları üzerinden; eğer araç kullanılamayacak şekilde hasar görmüş ise bu durumda hurda değeri hesaplanarak araç bedelinden düşülmesi suretiyle bulunan miktarın maddi tazminat olarak hüküm altına alınması yerine, isabetsiz değerlendirme ile CMK"nın 142/1. maddesinde öngörülen 3 aylık hak düşürücü sürede davanın açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi,
    İsabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.02.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    MUHALEFET ŞERHİ

    Davacının bir yıl önce satın aldığı ... plakalı Şahin S marka araca, çalıntı olduğu ve motor ve şase numaralarının değiştirildiği gerekçesi ile kollukça el konulduğu, davacının aracı satın aldığı kişiler hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan dava açıldığı, davacının da bu davaya katılan olduğu, yargılama sonunda sanıklar hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verildiği ve kararın kesinleştiği, davacının talebi üzerine mahkemece ek kararla el konulan aracın iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
    Davacının ceza mahkemesinde verdiği ifadede, aracın şase numarasının değiştirildiğinin tespit edildiğini beyan ettiği, aracın orjinal olduğuna dair bir tespit bulunmadığı anlaşıldığından;
    Davacının CMK"nın 141 ve devamı maddeleri gereğince tazminat talep hakkı bulunmamaktadır. Ancak aracı kendisine satanlardan satış bedelini talep edebilir.
    Mahkemenin süreden ret kararı yerinde değilse de davacının talebinin reddi gerekeceğinden, sonuç olarak doğrudur.
    Yerel mahkemenin ret kararının onanması gerektiğini düşündüğümüzden, çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi